AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, Bingöl Üniversitesi Öğrenci Konseyi, Bingöl Belediyesi ve Türkiye Gençlik Kulüpleri Federasyonu Bingöl İl Temsilciliği işbirliğiyle düzenlenen ‘15 Temmuz darbe girişimi ve sonrası' adlı konferansa katıldı.
“15 TEMMUZ BİR GECE İSMİ DEĞİL…”
Bingöl Üniversitesi Kongre Merkezi'nde düzenlenen konferansta konuşan Külünk, 15 Temmuz'un bir gecenin adı olmadığını vurgulayarak “15 Temmuz, standart bir tarih değildir. 15 Temmuz üzerinden dünya sistemini konuşmamız lazım. 15 Temmuz üzerinden bitmeyen birinci dünya savaşını konuşmamız lazım. 15 Temmuz üzerinden küresel finans elitleriyle, milli devletlerarasındaki son derece önemli olan büyük mücadeleyi konuşmamız lazım. 15 Temmuz üzerinden Afrika'daki aç çocuklarla, kuzey yarım küredeki obezite hastalığını birlikte konuşmamız lazım” dedi.
“15 TEMMUZ KÜRESEL BİR HESAPLAŞMANIN ADIDIR”
15 Temmuz'un küresel bir hesaplaşmanın adı olduğunu vurgulayan Külünk, şunları söyledi: “15 Temmuz küresel ölçekteki bir büyük bir mücadelenin Türkiye üzerinden dışa vurumudur. 15 Temmuz klasik bir terör örgütünün bilindik bir terör örgütünün eline geçirdiği silahlarla devlete başkaldırması değildir. Yeni nesil bir terör örgütünün birinci dünya savaşının 21. Yüzyıldaki versiyonu olan vekâlet savaşlarında, vekaleti üstlenmiş terör örgütlerinin dünyanın şekillendirilmesindeki bir casusluk şebekesi modeliyle örgütlenmiş bir yapının üstlendiği vekalet üzerinden Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni çökerterek, küresel oyunda Türkiye'yi oyunun dışında bırakmanın adıdır.”
“TÜRKİYE'Yİ İÇ SAVAŞ SOKMAYI HEDEFLEDİLER”
15 Temmuz gecesiyle, devletin komple çökertilip Türkiye'nin iç savaş sokulmasının hedeflendiğini belirten Külünk, darbecilerin başarılı olması halinde Türkiye'nin iç savaşa tutsak edileceğini söyledi.
Külünk, “Allah muhafaza iç savaşa tutsak edilen Türkiye'den hangi sonuçlar çıkacaktı biliyor musunuz? Suriye'nin kuzeyinde Türkiye'yi Ortadoğu'ya çıkartmayacak bir terör koridoru oluşturulacaktı. Bu koridor küresel finans oligarklarının emrinde bir koridor olacaktı. Kim bu amir hükmündeki adres, birinci dünya savaşında bu coğrafyayı parçalayan akıl, bu coğrafyayı parçalayan güç, aradan 100 yıl geçtikten sonra bize çökerterek yeni bir parçalanma dayatmak istedi. Birincisi bir terör koridoru oluşturacaklardı, ikincisi bu topraklarda birinci dünya savaşı sürecinde Ermenilere verdikleri sözü tutamamanın mahcubiyetinde olan bu kirli aklın Ermeniler karşısındaki mahcubiyetleri ortadan kaldırmak için bir büyük Ermenistan projesini halen güncellediklerini aklınızdan çıkarmayın. Eğer o akşam başarılı olsaydılar, yanı başımızdaki Ermenistan'ın içeride iç savaşa tutsak edilmiş Türkiye üzerindeki hesaplarını güncelleyeceklerini unutmayın” dedi.
“15 TEMMUZ'UN STRATEJİK İKİ HEDEFİ VARDIR”
15 Temmuz'un stratejik iki hedefinin olduğunu vurgulayan Külünk, şunları söyledi: “Birinci hedef Türkiye, ikinci hedef Rusya'dır. Çünkü dünya sistemini şekillendiren güç merkezi Rusya'yı çökertmek, Türkiye'yi çökertmek istiyor. Her iki ülke çöktüğü zaman da tek kutuplu bir dünya düzeninin egemenliği ilan edilmiş olacak. Kimdir bu 15 Temmuz'un üzerinden Türkiye'ye bunu dayatmak isteyen akıl. ABD'mi hayır, İngiltere mi hayır, Almanya mı hayır peki kim bu? Bu güç, endüstri devrimi üzerinden dünyada oluşan küreselleşmenin üzerinden elde edilen gelirle ortaya çıkmış küresel para diktatörlüğüdür. Yani faiz diktatörlüğüdür. Dünyanın bugün güç merkezi, kuvvet merkezi küresel para oligarklarıdır.”
Konferansa, Bingöl Valisi Yavuz Selim Köşger, Bingöl Üniversitesi Rektörü İbrahim Çapak, Belediye Başkanvekili Halim Sugü, öğrenciler ve davetliler katıldı.
