Bingölspor'a sahip çıkacak babayiğitler olacak mı?Memleketimizin dünyaca ünlü meşhur bir bakanı, kendisi de her hafta futbol oynayan meşhur bir valisi, gençlerin abisi ve dert ortağı olan meşhur bir Feyzi Babası, her konuşmasında gençlere olan sevgisinden söz eden meşhur bir belediye başkanı, iktidarın kudretli meşhur bir il başkanı varken bu memlekette, Bingölspor'umuzun sahipsizliğinden söz eden bir yazı kaleme alacağımı hiç düşünemezdim! Ya bu durumdan haberleri yok, ya da hayati meselelerle uğraştıklarından bu mevzuya eğilecek zamanları yok... Ancak bu meselenin de gençler ve spor yönü ile hayati bir mesele olduğunu naçizane hatırlatmak istiyorum. Bu memleketin gençlerini ve spor sevenlerini işi-gücü menfaat olan herhangi bir işadamına muhtaç etmeyeceklerini ve babayiğitliklerini göstereceklerini ümit ederek yazıma geçmek istiyorum… Bingölpor'umuz 3. Ligde ve daha ilkyarı bitmezken bir yazı kaleme almıştım. Bu takımın düşebileceğini ve amatörlüğümüzü yazmaya çalışmıştım. Maalesef ki zaman bizi haklı çıkardı ve biricik Bingölspor'umuz amatör lige düştü. O yazımda, mevcut başkan Reşat Yılmaz da eleştirilerimden nasibini almıştı. Ancak zamanla, duyduklarımızın çoğunun kahve dedikoduları olduğunu anlamıştım. Tabii ki hataları vardı, tabii ki takımın düşmesinde onun da payı vardı. Ancak bunda hep art niyet arayan, kulaktan dolma kahve dedikoduları ile yorum yapan ve bu yorumları yayanları görmek, gerçekten de beni çok üzmüştü. Oysa ki, bu sporda çıkmak kadar düşmenin de olağan olduğunu bilen insanlardı bunu yapanlar.! Özellikle takım için sarf ettiği çabaya, takımı borçsuz devretmek için sergilediği onurlu duruşuna da şahit olunca, “adamın hakkını yemişler” demekten kendimi alamadım. Adam -eski para ile- trilyona varan borcu üstlendiğini, takımı borçsuz teslim edeceğini, her şeyin kayıt altında olduğunu, her türlü iddiaya cevap vermeye hazır olduğunu söylüyor ve bunu memleketin basınına deklare ediyor ama ne takımı sahiplenecek bir tane babayiğit, ne de sağda-solda olumsuz konuşanlar çıkmıyor meydana. Bu durum, bu güzelim memleketin spor adamlarına yakışmıyor elbet… Takımı üçüncü lige çıkartan eski yönetimin çabalarına ve onlara yapılan bir takım vefasızlıklara da eski yazımda değindiğimden burada bir daha vaktinizi almak istemiyorum. Oturduğumuz yerden hiçbir şey yapmayarak, sadece mevcut yönetimi suçlamakla, karalamakla, “zamanında söylemiştik, hakkımızı yediler, bu günleri görmüştük, biz zamanında gerekeni yaptık kıymetimizi bilmediler, şimdi bedelini ödesinler” diye konuşanlar belki kendi nefislerini avutabilirler, ancak bu şehrin sporuna, futboluna, gençlerine ve geleceğine bir hançer soktuklarının farkında olmaları gerekir... Boş sözler, çatık kaşlar, sıkılı yumruklar ile inatlaşmanın spor ahlakı ile bir alakası yoktur... Bu saatten sonra eski defterleri kapatmanın zamanı olduğunu düşünüyorum. Zira bal liglerinin başlamasına ramak kaldı ve Bingölspor'umuz şu an sahipsiz..! Peki, ne yapmak lazım? Bu noktada yine öncelikli çaba Sayın Reşat Yılmaz'a düşecektir… Eski defterleri bir tarafa bırakıp, küskünlerden başlamak üzere futbola gönül verenleri toplamalı... A-B-C antrenörlük lisansına sahip olan teknik direktörleri, eskiden top oynamış profesyonel ve amatör topçular davet edilmeli... Hep birlikte ortak bir konsensüs oluşturulmalı... Eski futbolcular arasından yaşı, gücü, performansı müsait olanlardan 5-6 ismin sahalara dönmelerini sağlanmalı. Teknik direktörlük yapacak isimler de ikna edilmelidir. Teknik direktörler dâhil, hiçbiri para istemeden elini taşın altına koymalıdır… Belediye Başkanı zaten bu birlikteliği ve fedakârlığı gördüğünde belediye imkânlarını bu takıma açacaktır… Böylece belediyenin sahipliği, fedakâr teknik direktörlerimizin öncülüğü, eski tecrübeli futbolcuların abiliği ile takımın iskeleti ve beyni oluşacaktır. İl genelinde yapılacak futbolcu taraması ve seçmeleri ile genç futbolculardan da kadro tamamlanır... Bu aşamadan sonra Sayın Reşat Yılmaz'a düşecek şey, aylık bütçeyi sağlamaya çalışmak olacaktır. Bu da çok zor olmasa gerek… Bizler bu birlikteliği, spor ve gençlere olan yükümlülüğümüzden dolayı başarmak zorundayız... Evet, gün, Bingölspor'umuza sahip çıkma, belirttiğim düzlemde kolları sıvazlama günüdür... Hafta sonları çekirdeğini alıp, çocuğunun elinden tutup, genci-yaşlısı ile hop oturup hop kalkan, gâh üzülüp gâh sevinen, o tatlı heyecanı yaşayan hemşerilerimize bu güzellikleri çok görmemeliyiz… Bunun için de, aramızdan bir değil, birden çok babayiğit çıkarmalıyız… Bakalım Bingölspor'umuza sahip çıkacak o babayiğitler çıkacak mı meydana... Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler… Saygılarımla… YORUM YAZIN 
|
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ 15 Ekim 2020 YENİDEN REFAH NEDEN BU KADAR PASİF!27 Eylül 2020 BÜROKRASİDE KARADENİZLİ İMPARATORLUĞU07 Eylül 2020 TÜRK KARDEŞLERİMİZ BİRAZ EMPATİ YAPABİLİRLER Mİ?14 Ağustos 2020 Ak Parti Kadın Kollarından Büyük Hata!
|
