Demokrasi Faziletine YürürkenMerhaba Aziz Dostlar, Uzunca süreli bir ayrılığın ardından, bu köşede, tekrar sizlerle birlikte olmak mutluluğundayız yeniden. Mevlana derya hani “Mesafeler aşkın gıdasıdır.” öyle özledik, öyle arzuladık dostlarla, Şehr-i Bingöl'ün güzel insanlarıyla bir arada olmayı; şimdi taze bir soluk, dinlenmiş bir zihin ve ruh ile yeniden sizlerle gönül dolusu muhabbete geldik. Kabul buyurun, yürek dolusu merhaba! * * * * Bu hafta, demokrasinin şölene dönüştüğü, milli iradenin tecelli ettiği, yapılanın, yapılmayanın, sevginin ve kızgınlığın hesabının görüldüğü “seçim” olgusu; özelde ise ülkemiz gündemine yavaş yavaş girmeye başlayan “2019 yılı Mart Ayı Mahalli idare seçimleri” ile alakalı olacak fikir teatimiz siz sevgili kari ile. Seçimler, siyasi partilerin, bağımsız adayların seçmen karşısına vaat ve taahhütlerle çıktığı önceki seçimlerin seçmen tarafından değerlendirildiği, karnedeki kırık notlar ile teşekkür, takdir taltif ve inancın bir terazide tartıldığı, milli iradeye inanan, demokrasinin bir erdem ve fazilet rejimi olduğuna vakıf seçmenin “namus” kabul ettiği çok değerli oyları ile cemiyet ve millet iradesini şekillendirdiği çok değerli günler şüphesiz ki! Mahalli idare seçimleri ise, genel seçimlerden kısmen farklı dinamikler içeren, siyasal etkilerle birlikte, şehirleri yönetmeye talip olmuş “şehremini” adaylarının isim, tecrübe, etkinlik ve kalitesinin seçmen tarafından daha bir itina ile test edildiği, nev-i şahsına münhasır bir vakıa. Peki, seçmen, nasıl bir belediye başkanı, nasıl karar organları, nasıl bir mahalli idare anlayışı arzuluyor; buna yönelik kamuoyu beklentisi ne durumda? Gelin hep birlikte düşünelim tartışalım. * Belediye Başkanı, kadim kültürümüz tevarüsünde “Şehrin Emini” olması beklenen, dürüst kişiliği ile seçildiği makamdan değer almak yerine, oturduğu makama, bilge ve olgun duruşu, karakter ve kalitesi tartışılmaksızın değer katan “Emin” bir kişi olmalı evvelemirde. * Dürüst, şehrin emaneti “irade ve idare” ikiz senfonisinin yılmaz hak savunucusu, cemiyetin hakkını nefsinden ve Yâran'ının hakkından aziz tutan bir hakperest olmalı! * Terbiye ve muvazenesi ile cemiyete rol model, kötüyü iyi ile terbiye eden, alkışların ve tribünlerin, tezahüratların büyüsüne kapılmaksızın, “Halk rızasından çok Hak rızasına talip” bir müjde gibi girebilmeli şehrin seçmenin gönlüne! * Töreye değer katabilmeli, yeni bir şeyler söyleyip, yeni ve ufuk açan kaliteli hizmet ve projelerle şaşırtabilmeli “Bizden bir şey olmaz”cıları! -Yorulmamalı, küsmemeli; sadece kendisine oy veren kişi ve gruplarla değil, şehrin en uzak fikir ve duygusunda olanlarla da asla kesmemeli sözünü, yüzünü, ayağını! * Gözü açık olmalı şehreminin “kaynağım yok”, “çok borç devraldım”, “ küçük bir organizasyonuz”, “personelimiz yetkin ve yeterli değil” vb. binlerce mazeretten hiçbirini ağzına almadan kendisine teslim edilen iradeyi, yoklukta fikir, duygu ve birleştiriciliği ile kenetlenip kaynaşacağı halkı ile yeni, az kaynakla muhteşem verimlilikte işler üretebilecek, sorun değil çözüm üreten, cemiyete keder değil saadet zerk edecek “sihirli” formülleri yakalama becerine haiz olmalı! Modern insanlık hedef beklentilerine uygun, yerel rasyonel, ekonomik ve verimli hedefler belirlemeli, görece uzun bir zaman sayılacak çoklu yıllar emanetini, kendisini ve yakınlarının uygulamalarını halkça ve şeffaf tavrı, gelişmiş iletişim becerisi ile tartışma konusu dahi yapmayacak, kişisel ya da ailevi servetini kamu malından ve hakkından tamamen uzak tutacak bir tavır geliştirebilmeli. Devrin proje ve icra, fikir ve gönülleri ikna, cemiyeticem edebilme, başkasının aklından faydalanmanın akıllı insanların işi olduğunu, ‘sinerji'nin ‘enerji'yi alt edebileceğini bilen düşünen uygulayan bir lider olmalı! Peki, dünyada insanlar nasıl bir belediye yönetimi ve organizasyonu görmek istiyor? Yeni anlayışın teknik ve pratik kodları neler? * Stratejik katma değer üreten, şeffaf uygulama ve kararlar, * Hedef, işleyiş, sonuç ve özeleştirilen halk ve kamuoyu ile açıkça paylaşabildiği katılımcı anlayış, * Obezite, teknoloji bağımlılığı, yorgun ve yıpranmış aile ve cemiyet ilişkileri, hantal bürokrasi ve mevzuat, yılgın anlayış ile doğru yöntemlerle bahsetmeye odaklanmış çözüm odaklı, vaka yönetebilen kriz çözebilen, aktif yönetim anlayışı. * Sessiz, asude, elit şehirler vizyonları * Temiz ve yenilenebilir enerji sistemleri, kesintisiz enerji ve iletişim ihtiyaçları, dezavantajlı toplum gruplarını kucaklayabilecek sosyal denge anlayışı, * Kalkınma treninde makinist, sosyal girişimci, estetik ve hüviyetlere değer veren ‘kapasite geliştirme' ve ‘öğrenen toplum' idealleri, * Paydaş ve muhatap öngörülü, takım odaklı yaklaşımlar doğrusu, yukarıda saydığımız konu başlıkları haricinde yüzlerce, binlerce ideal ve beklenti var yeni dönemin “şehremini” aday takımlarından. Aziz Milletimiz ve şehr-i Bingöl'ün muhterem seçmenleri, bu süreçte samimiyeti, karakteri ve duruşu ile kentine ve Cemiyeti'ne en çok fayda üretecek, en çok yakışan adayı, kıldan keskin adaleti ve millet feraseti ile seçecektir! Gönül kırgınlıkları, aziz milletin hiçbir ferdine yakışmayacak tavır ve eylemler olmayan, demokratik yarışın en latif haliyle cereyan edeceği kazasız, belasız bir seçim atmosferi niyaz edelim Hüda'dan! Sevgiyle kalın!
YORUM YAZIN 
|
