KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
29 Mart 2024 Cuma
15 °C Kısmen güneşli
Abdurrahman Korkut
a.korkut.12@hotmail.com

Öğretmenlerimiz ne kadar verimli?

29 HAZİRAN 2017 PERŞEMBE 19:33
0
2724
2
AA aa

Bir vesile ile birkaç ilköğretim okuluna yolumuz düştü.

Okullarımızın fiziki ve mimari yapısını çok çok güzelleşmiş ve değişmiş gördüm.

Akıllı tahtalardan duvar panolarına, atölye ve sınıflardan idare odalarına kadar her şey gayet güzeldi.

Her okul, dış güzellik olarak aynı olmasına rağmen, iç güzellik olarak farklıydı.

İdareci ve öğretmenlerin kalitesi, okulların temizlik ve iç görselliğine de o oranda yansıyordu.

Hele o her okuldaki rengârenk “Değerler Eğitimi Panoları” yok mu, gerçekten çok etkiledim.

İnsana bir ömür yetecek olan manevi bilgilerin tümü, o panolarda yazılıydı.

Saygıdan temizliğe, ahlaktan adalete, sevgiden toplum bilincine kadar ne yoktu ki o panolarda.

Peki, eğitime yapılan bu muazzam yatırımların, o güzide değerler öğretilerinin semeresini alabiliyor muyuz?

Güzel imkânlarla donatılmış bu eğitim yuvalarına gönderdiğimiz çocuklar, sokaklarda ortalığa tükürüyor, arkadaşlarına küfür ediyor, çevresine saygısızca davranıyor ve bu durum sene sonunda da değişmiyorsa, değerler köşesindeki o eşsiz bilgilerin sadece lafta ve panolarda kaldığı anlaşılmaz mı.?

Böyle bir durumda, eğitim camiasının güzel bir özeleştiri yapması gerektiğine inanıyorum..!

Bütçede en büyük pay eğitime ayrılıyor. Kadrolu öğretmenlerin maaşları da gayet iyi. Ek ders alan bir öğretmenin maaşı 4500'e kadar çıkabiliyor. Öyle ki, bazı öğretmenlerin tatil kentlerinde devre mülk aldıklarını da duyduk. Yani, maddi sıkıntı yoksa, okullar fiziki ve araç-gereç yönleriyle donatılmışsa, değerler eğitimlerini vermeleri için de her türlü imkân sağlamışsa, öğretmelerden de bu oranda verim beklenir.

Sosyal çevre ve ailelerin, bu konudaki vurdumduymazlıkları, öğretmenlerimizde bir bahane oluşturmamalı. Aksine daha içtenlikle, daha fazla çabaya onları sevk etmeli. Çünkü ahlaklı ve erdemli bir nesil için buna mecburuz.

Son yıllarda, il olarak Türkiye ortalamasının üzerinde bir başarı sağlıyor öğrencilerimiz. Bu, bir şeylerin iyi gittiğine işarettir. Bir şeylerin iyiye gittiğine dair, çok güzel öğretmen ve idarecilerle de karşılaştım.

Okulun birinde, bahçede oynayan öğrencilerin, seminerden çıkan öğretmenlerden birine bir koşuları vardı ki anlatamam. Yanağından öpüyorlar, sarılıyorlar, yetmiyor, illa öğretmene yanaklarını uzatıyorlardı. Ve o öğretmen de sıcacık duygularla öğrencileri öpüp ayrı ayrı sarılıyordu. Ne güzel sevgi, ne büyük özlemdi bu…

Neden diğer öğretmenlere değil de sadece o öğretmene böyle sevgi ve şefkat vardı...!

Duygulandıran bu şefkatli iletişim, sıradan değildi benim için.

İşte bu tür öğretmenlerin öğretileri çok daha etkili olacaktır...!

Bir başka okula gidiyoruz…

Daha okulun girişindeki görsellik, duvarlardaki büyük büyük resimler, pırıl pırıl koridorlar, tertemiz tuvaletler ve okulun kendi imkânları ile çıkardığı okul gazetesi. Gazetede okulun başarı durumu, en çok kitap okuyan öğrenciler, kazanılan ödüller, eğitici öğretiler ve şiirler. Bu güzellikler, idareci farkındandı...

Böyle idarecilerin eğitime katkısı da çok daha fazla olacaktır...!

Bu noktada bakanlık ve il milli eğitim müdürlerine önemli işler düşüyor.

Hangi öğretmen hangi görüşte, hangisi hangi sendikaya üye, kim hangi siyasiye yakın demeden, liyakatli, içten ve kaliteli idareci ve öğretmenler acilen ödüllendirilip sayıları arttırılmalı.

Sürekli bir denetim ve teşvik mekanizması da olmalı ki, devletin eğitim için ayırdığı kaynak ve de çabasına uygun olarak, okullarımızı daha düzenli, öğretmenlerimizi daha verimli, çocuklarımızı da daha erdemli görelim.

Özet olarak; devlet, eğitim camiası için üzerine düşeni yapmaya çalışıyor.

Ahlaklı ve erdemli bir nesil görmek için, eğitim camiasının da gereğini yapmasını bekliyoruz...

Eğitimimizin yapısal devasa sorunları, sözleşmeli öğretmenlerin sıkıntıları, idareci seçimi, torpilli atamalar, haksız mülakatlar, müfredat ve gelir dengesizliği gibi ciddi sorunları yok saydığım düşünülmesin. Onlar ayrı yazıların konuları. Ancak bu olumsuzluklar, bahse konu özeleştirileri yapmamak için bahane olamaz.

Öğretmenlik mesleği, aynı zamanda bir Peygamber mesleği olup, annelikten sonra gelen en kutsal değerdir. Böyle bir değere aşk ve içtenlik katmamak olur mu?

Bazılarında bu aşkı göremiyoruz işte...!

Mevla Görelim Neyler, Neylerse Güzel Eyler…
Saygılarımla…
 

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
Reis KORKUT (@Misafir_20313)
03 Temmuz 2017 Pazartesi 10:56
Sevgili Emre kardeşim; liselerde 4500 den bile fazla alan bazı matematik öğretmenleri var. Hakaret etmeden önce keşke biraz araştırsaydınız.!
'Yazar müsveddesi' hakaretiniz ile eleştiriye tahammülü olmayan, agresif bir öğretmenlik karakteri ortaya koyduğunuzun farkında mısınız... Değerler eğitimi panolarına göre bu davranışınız doğru değil :)
Yazıya sadece maaş boyutu ile değil, diğer yönleri ile tekrar bakmanızı tavsiye ediyorum. Zira bir çok öğretmenden, yazı ile ilgili bir çok olumlu geri dönüş, tebrik ve özeleştiri aldım..
Saygılar hocam...
Emre emre (@Misafir_20311)
30 Haziran 2017 Cuma 02:54
Allah aşkına bu adam kim ya eğitimcileri değerlendiriyor. Öğretmen maaşlarını bilmiyor ama yorum yapıyor. 4500 alıyormuş öğretmenler, hey Allah'ım ya ne günlere kaldık, yazar musveddesi... Daha da bu siteye girmem.
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın