Akademisyenler derse girmemiş

Bingöl Üniversitesi'nin geçmişiyle bugünü arasındaki farkı irdeleyen Rektör Baydaş, uzun yıllar Fırat Üniversitesi himayesinde kalan Bingöl Meslek Yüksekokulu'ndaki idareci ve öğretim görevlilerinin derse girmediklerini, okula gelmeyen öğrencilerin ise sınıfı geçtiğini söyledi.

Geçmişte yapılan birçok hatanın bugün üniversitenin gelişimine engel oluğu gibi büyük kayıplar oluşturduğuna dikkat çeken Rektör Baydaş, moral bozucu bu tablolar ışığında gerçekleştirdikleri çalışmalarla üniversiteyi kalkındırmaya gayret gösterdiklerini, yaptıkları atakların da bu gayretlerinin bir göstergesi olduğunu kaydetti.

Önceki dönemlerdeki eksikliklere rağmen kamuoyunun yeterli tepkiyi gösteremediğini vurgulayan Rektör Baydaş, şunları kaydetti ve kamuoyuna, geçmişle bugünkü tablo mukayesesini yapmalarını önerdi.

Baydaş: “Bingöl Üniversitesi ile ilgili hemşerilerimiz nezdindeki algılamanın doğru olması ve tüm Bingöllülerin Üniversite hakkında detaylı bilgi sahibi olması için bu açıklamayı tüm kamuoyuyla paylaşmak istedik. Bu vesileyle Bingöllülerin Üniversite hakkında doğru analiz ve yorum yapma şansları olacaktır. Dolayısıyla her platformda Bingöllü vatandaşlarımızın bize sordukları sorular da böylece cevabını bulmuş olacaktır. Bingöl Üniversitesine Rektör olarak atandıktan bu yana geçen 10 aylık süre içerisinde yapılan gelişmeleri doğru okuyabilmek için, Bingöl Üniversitesinin geçmişteki durumu ve daha ileriye giderek 26 yıllık Bingöl Meslek Yüksekokulu'nun durumunu iyi analiz etmek gerekir. Bu nedenle, önce Meslek Yüksekokulumuzun açılışından Bingöl Üniversitesinin kuruluşuna (Mayıs 2007) kadar olan gelişmeleri, ardından Bingöl Üniversitesinin Fırat Üniversitesine bağlı geçen 15 aylık dönemini ve son olarak da Rektör olarak atanmamızdan bu yana geçen 10 aylık dönemi değerlendireceğiz” dedi.

İşte Rektör Baydaş'ın geçmişe ilişkin o ifadeleri…

“1983 yılında kurulan Bingöl Meslek Yüksekokulu, çeyrek asrı aşkın bir süredir eğitim ve öğretime devam etmektedir. Ancak, çok ihmal edilmesinden dolayı program sayısı sınırlı kalmış ve hatta bazı programlar sonradan kapatılmıştır. İlk dönemlerdeki idarecilerin özverili çalışmaları sonraki dönemlerde devam etmemiş; yöneticiler bazen haftada 1 gün, bazen 15 günde 1 gün, hatta bazen ayda 1 gün Yüksekokula uğramış, gerekli imzaları atmış ve ikamet ettikleri ile dönmüşlerdir. İdarecilerin Bingöl'den ayrılmasını fırsat bilen diğer bazı öğretim elemanları da derslerini vermemiş, hatta yöneticinin hemen ardından Bingöl'den ayrılmışlardır. Böylece, yıllar boyu düzenli bir eğitim verilememiştir. Bazı programlarda ise hiç öğretim elemanı alınmamış ve zaman zaman meslek lisesi öğretmenlerince bu dersler yeterli olmayacak şekilde verilmiştir.”

“Yine, Meslek Yüksekokulu personelinin ifadelerine göre, öğretim elemanlarının düzenli ders yapmamaları sonucu bazı öğrencilerin il dışında oldukları ve derslere devam etmedikleri halde derslerden geçtikleri olmuştur. Kısacası gençlerimize gereği gibi dersler verilmemiş ve yeterli bilgi birikimine sahip olmadan mezun edilmişlerdir. Tüm bunlara rağmen özverili çalışan öğretim üyeleri de elbette olmuştur. Bu öğretim üyelerimizi de ayrıca kutluyoruz.

O dönemlerde birçok ilde sağlık yüksekokulu açılmış, Bingöl Sağlık Yüksekokulu dışında tüm illerdeki sağlık yüksekokulları öğrenci almış, hatta bazıları sonradan Sağlık Bilimleri Fakültesine bile dönüştürülmüştür. O dönemlerde Sağlık Yüksekokuluna öğrenci almak için iki öğretim görevlisi yeterli kabul edilirken, şimdilerde YÖK, her bölüm için o alanda uzman olmak şartıyla en az 3 Yardımcı Doçent istemektedir. Bu durum öğrenci almayı zorlaştırmıştır.  Bunun yanında o dönemde açılan Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokuluna da öğrenci alınmamıştır.”

“Acı olan bir diğer husus da, 90'lı yıllardan bu yana açık olmasına rağmen Ziraat Fakültesine öğrenci alınmamasıdır. Oysa birçok il o yıllarda üniversiteye sahip olmamakla beraber bir veya iki fakülteye öğrenci alabiliyordu. Tüm bu tahliller bize şunu gösteriyor ki, üniversitenin olmadığı illerde öğrenci sayısı 2 Bin ile 5 Bin arasında değişirken, Bingöl'de bu sayı 2008 yılına kadar 700 civarında kalmıştır. Doğrusu bu kadar olumsuzlukların yaşandığı bir dönemde Bingöl kamuoyunca gerekli tepkinin verilmediği kanaatini taşıyoruz.”

“Mayıs 2007'de kurulan üniversitelerden biri de Bingöl Üniversitesi'dir. Yaklaşık olarak 1 yılı aşkın bir süre Fırat Üniversitesi Rektörlüğü uhdesinde tedviren yönetilmiştir. Bu süre içerisinde aynı dönemde kurulan birçok üniversite öğretim üyesi almış, fakültelere öğrenci kabul etmiş, idari ve akademik yönetimlerini kurmuştur. Ama bu dönemde Bingöl Üniversitesinde bunların hiçbiri yapılmamıştır. Bu moral bozucu olumsuz tablo eminim sizlerin de hoşuna gitmemiş, hatta rahatsız bile etmiştir. Ancak son 10 aylık dönemdeki icraatlarımızla emsallerimiz arasında fark attığımızı duyunca üniversitemizin geleceği hakkında umutlu olacağınızdan kuşkumuz yoktur.”

Bingol Kent Haber/Bingol MEdya