Bülent Ersoy'un avukatı Halil İbrahim Serbest, bir süre önce basına sızdırılan mektup olayının iç yüzünü anlattı. Av. Serbest, Haber7'ye çarpıcı açıklamalarda bulundu.
"Öncelikle şunun bilinmesini isterim. Bu olay, 5-6 ay öncesine dayanan bir olay. Birincisi bu güncel bir olaymış gibi sunuluyor. İkincisi ve işin esası ise daha farklı. Bir belediye başkanı, Bülent Hanım'a gelmiş demiş ki, "Ben sizi barıştırayım". Bülent Hanım da bu talebe "Tamam" karşılığını veriyor.
İşin şaşırtıcı tarafı, söz konsu belediye başkanı, "Sen usulen bir yazı yaz" diyor. Bülent Hanım da bu yazıyı yazıyor.
Bülent Hanım, yalnız yaşayan biri. Bir siyasi liderle, husumet içinde kalmak istememiş. Esas amacı bu. Evinin önünde kimliği belirsiz bir takım insanlar peydah olmaya başlamış. Bülent Hanım, bunlardan çekindiği için, "Baykal ile husumet içerisinde kalmayayım" demiş.
Bülent Hanım da, partili bir belediye başkanı aracılık ettiğine göre karşı taraf da istiyor sanmış.
BU KEZ MEDYAYA ÖZÜR AÇIKLAMASI İSTENİYOR
Aradan bir süre geçiyor, bu kez aynı aracı kişi, başka bir teklifle geliyor. "Bülent Hanım, siz medyayı çağırıp bir özür açıklaması yap" deniyor. Müvekkilim, kendisinin oyuna getirildiğini o zaman anlıyor.
Bülent Hanım, bu durum karşısında şunu söylüyor bize:
"Ben sanat camiasındaki çirkin dolapları biliyorum ama, siyaset dünyasındaki bu tarz çirkinlikleri hiç bilmiyorum. Bu girişimle beni kendi akıllarınca tuzağın içine çekmeye çalıştılar."
Kamuoyu karşısında özür diletecekler ve buradan siyasi rant elde edecekler. Bülent Hanım'ın görüşmek istemesindeki amacı, sadece kimse ile hele de bir siyasi lider ile arasının kötü olmaması için.
Bu girişimi bizim bilgimiz haricinde yapmış. Eğer biz bilse idik, buna izin vermezdik. Deniz Baykal'ın ne kadar komplocu olduğunu biz çok iyi biliyoruz. Kimleri hangi komplolarla saf dışı bıraktığını kamuoyu çok iyi biliyor.
Malum en yakın zamanda Mustafa Sarıgül'ün yaşadıkları. Sarıgül, kurultayları ancak tribünlerden kuşlar gibi izleyebiliyor, aday olamıyor.
Siyasi rakiplerinin ayağını kaydırabilen bir insan, tabii ki Bülent Hanım'ı da çok haklı olduğu bir pozisyonda bunları yapabilir.
Bülent Hanım yerden göğe kadar haklı. Görülen davada biz tanığı dinletemiyoruz. Basına beyanat veren, canlı yayına çıkan insan mahkemeye getirilemiyor. Duruşmaya gelmekten korkuyor.
MEKTUP BASINA SIZDIRILIYOR
Bülent Hanım, kendinden istenen "Basına özür açıklaması yap" talebini yerine getirmeyince, bu kez oyunun ikinci perdesi sahneleniyor. Bülent Hanım'ın "görüşelim" talebini basına sızdırıyorlar.
Bütün bunların bir hedefi de devam eden yargı sürecini etkilemek. Mahkeme hakimini büyük bir baskı altına almışlar. Ben 15 yıldan bu yana avukatlık yapıyorum, hiçbir zaman ara kararlarda olsun, verilen sürelerde olsun hiç bu kadar sıkıştırıldığını görmedim.
Av. Serbest, "Sizi barıştırayım" diyerek Bülent Ersoy'dan mektup alan ve sonra da "medyaya çıkıp özür dile" diyen ismin Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk olduğunu söyledi.
Haber7