Depremin ilk gününden itibaren bölge illerinde yaraların sarılması için çalışma yürüttüklerini belirten Tiryaki, “Yeri geldi enkazlarda çalıştık, yeri geldi çalışanlara yiyecek, içecek dağıttık. Bir suya, bir keke duyulan ihtiyacın karşısında kurabileceğimiz tüm kelimeler kifayetsiz olacaktı.

Depremin 3. günü akşam Adıyaman'dan dönüp depremin 4. günü Malatya'ya geçtik. Malatya'ya araç yakıtı, çocuk bezi, iç giyim, başta olmak üzere acil ihtiyaçları götürmeye çalıştık.

Depremin 4. ve 5. günü Malatya İl teşkilatımız, Anadolu Gençlik Derneğimiz, Cansuyu Derneğimiz ile birlikte yiyecek, giyecek, ısıtıcı dağıtımı çalışmalarına katıldık. Günlük 20 bin kişilik yemek çıkartan teşkilatlarımızın koordinasyon merkezinde görev aldık. Geceyi Malatya'daki arkadaşlarımızla birlikte geçirip, depremin 5. Günü Malatya da saha çalışmalarına devam ettik. 5. gün gece ilimize geri dönüp, 6. ve 7. gün Bingöl Cansuyu Derneğimiz ve Anadolu Gençlik Derneğimiz ile organizeli bir şekilde, ilimizden 3 kamyonetlik yardımın hazırlanmasında ve bölge illere gönderilmesine yardımcı olduk. İlimize, farklı illerden gelen depremzede ailelerimizin bir kısmıyla görüşüp, ihtiyaçlarını karşıladık ve karşılamaya devam ediyoruz” dedi.

Tiryaki, şunları söyledi: “Depremin ilk gününden bu yana, bölgede çalışma yapan birçok sivil toplum kuruluşuna rastladık. Farklı ülkelerden gelen ekiplerin canla başla çalışmalarına hayran kaldık. Birçok il valiliklerinden, belediyelerinden, stk lardan, hayırseverlerden gelen yardımları gördük. Kısacası ırkı, dili, inancı farklı olsa da insanların kenetlenişine hayran kaldık.

Depremin yıktığı binalar, hırsız müteahhitler, rüşvet alan bazı yetkililer, işbaşında olup bölgelerde çalışmayı geciktiren insanlar da gördük ama şimdilik susuyoruz, sadece müteahhitlerin değil onlara yapım iznini veren yetkililerin de, çalışmaların gecikmesine sebep olanların yargılanacağı günü bekliyoruz.”

BUNDAN SONRA NE YAPABİLİRİZ?

Tiryaki, yapılması gereken çalışmalarla ilgili şunları söyledi:

“-İlimize gelen depremzede ailelerle, kardeş aile olup gücümüz nispetince onların eksikliklerini gidermeye çalışabiliriz.

-İlimizi bekleyen deprem ile alakalı ivedi bir şekilde binaların depreme dayanıklılığının tespit edilmesini hızlandırabiliriz.

-Bilim insanlarının dikkat çektiği Kuzey Anadolu fay hattı ve Doğu Anadolu fay hattında yer alan ilimizde sıkışan enerjiyi görmeliyiz. Afet geldikten sonra değil, afet gelmeden önlem alınmalıdır. Bu bağlamda ilimiz yetkilileri acilen ilimizi afet bölgesine almak için mücadele etmelidir” dedi.

2

0