Leman dergisinin İslam ve Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'e yönelik saygısızlığına bir tepki de Bingöl Basın Konseyi'nden geldi. Yapılan saygısızlığın kabul edilemez olduğu belirtilip sorumsuz yayıncılığın kınandığı belirtilen açıklamada, ‘dini değerlere saygı' ilkesinin açıkça ihlal edildiği vurgulandı.
“Basının asli görevi, gerçeği aramak, toplumu aydınlatmak ve kamu yararını gözetmektir” görüşüne yer verilen açıklamada, karikatür rezaletinin özgürlük değil; açıkça bir değer suistimal olduğunun da altı çizildi.
Bingöl Basın Konseyi'nden yapılan açıklamada, şu görüş ve ifadelere yer verildi;
“Leman dergisinde yayımlanan, Hz. Muhammed (s.a.v.) ve Hz. Musa'yı (a.s.) alaycı şekilde tasvir eden karikatür, kamuoyunda haklı bir infiale yol açmıştır. Bu sorumsuz yayın, sadece inanç sahiplerini derinden incitmekle kalmamış; aynı zamanda temel bir insan hakkı olan "dini değerlere saygı" ilkesini de açıkça ihlal etmiştir.
Basın ve ifade özgürlüğü, demokratik toplumların temelidir. Ancak bu özgürlük; kutsallara hakaret etme, inançları küçük düşürme ya da toplumsal barışı zedeleme hakkını içermez. Leman'da yayımlanan karikatür, eleştiri sınırlarını aşmış; inançları hedef alan, ayrıştırıcı ve tahrik edici bir tutumun örneği olmuştur. Bu, özgürlük değil; açıkça bir değer suistimalidir.
Basının asli görevi, gerçeği aramak, toplumu aydınlatmak ve kamu yararını gözetmektir. Bu sorumluluk duygusu kaybedildiğinde, ifade özgürlüğü; provokasyonun, kutuplaşmanın ve inançlara tahakkümün aracı haline gelir. Karikatür sanatı tarih boyunca güce, adaletsizliğe ve haksızlığa karşı bir ifade biçimi olmuştur. Ancak kutsalları hedef almak, bu misyonun çok uzağındadır.
Bingöl Basın Konseyi olarak bir kez daha hatırlatıyoruz: Din ve inanç özgürlüğü, ifade özgürlüğü kadar temel bir haktır. İnançlara hakaret eden, toplumsal barışı zedeleyen ve vicdanları yaralayan bu tarz yayınları en güçlü şekilde kınıyor; hem hukuki hem ahlaki sorumluluğun takipçisi olacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz.
Unutulmamalıdır ki, inançlara saygı bir ayrıcalık değil, birlikte yaşamanın asgari şartıdır. Farklılıklarımızı barış içinde yaşatabilmenin yolu, karşılıklı saygıdan geçer. Mizahın da, basının da gerçek gücü; hakikate, nezakete ve insan onuruna duyulan saygıyla ölçülür.”