Dışarıdan, yaşanılması zor ve güvenlik açısından sıkıntılı bir yer olarak benimsenen Bingöl'ün havasını teneffüs etmek, insanlarla sıkı bağlar kurmak, gerçeği en iyi anlatan tablolardır. Nitekim bu durum, başka illerdeki kamu kurumlarında görev yapıp daha sonra Bingöl'e atananların burada yaşadıklarıyla açıkça izlenebilmektedir. Korku ve tereddütle geldikleri Bingöl'de, önceden anlatılanlara rastlamadıklarını söyleyen Antalyalı Vildan Karaarslan ve Balıkesirli Âlime Bozkurt adlı bayan öğretmenler, 3 ay önce atandıkları Ilıcalar Beldesine bağlı Kılıçlı Köyü İlköğretim Okulu'nda yaşadıklarını şöyle anlatıyor.
“3 ay önce atamamız yapıldı. Kılıçlı Köyü'ne geldiğimizde ön yargılıydık. Çünkü bize dışarıdan hep olumsuzluklar anlatılmıştı. Fakat köyü gördükten ve köy halkıyla tanıştıktan sonra köyde kalmaya karar verdik. Kısa sürede çok sıkı bağlar kurduk. Günümüzün büyük bir bölümü okulda geçiyor. 40 öğrencimiz var. Saat 07.00 ila 17.00 arasından okulda öğrencilerimizle birlikteyiz. Köy halkıyla iyi bir diyalog içerisindeyiz. Hafta içinde günün nasıl geçtiğinin farkına bile varamıyoruz. Hafta sonlarında şehre iniyoruz. Alışveriş yaptıktan sonra tekrar köy minibüsü ile köyümüze geri dönüyoruz. Burada pek sıkıntımız yok. Okulumuz yeni olduğu için bir takım eksikliklerimiz var. Bunları da Milli Eğitim Müdürlüğü kanalıyla temin etmeye çalışıyoruz. Tek sıkıntımız ailelerimizden kilometrelerce uzak olmamız. Bunu da öğrencilerimizin ve köy halkının verdiği destekle gidermeye çalışıyoruz.
Ulaşım yönünden bir sıkıntımız yok ancak kışın buralarda çok kar yağdığını biliyoruz. Bunun önlemini de aldık. Kışlık yakacak odun ve kömürümüzü temin ettik. Ağır kış şartlarında şehirden biraz uzak kalabiliriz ama buradaki köy halkının sıcak duyguları ve destekleri bizlere umut verdiği için bu sıkıntıların da geçici olduğunu düşünüyoruz.
Çocuklarımızı çok seviyoruz onlarda bizleri seviyor. Burada bir aile gibiyiz. Özellikle Muhtarımız bir baba gibi her isteğimize koşuyor. Göreve başlamadan önce kafamızdaki soru işaretlerinin hiç biri kalmadı. İnsan bu samimi yaklaşımlarını dışarıdaki insanların görmesini istedik. O zaman onların da Bingöl ve Bingöllüler üzerindeki yanlış düşünceleri değişirdi. Kırsal bölgelerde öğretmenlik yapmak çok zor. Daima fedakârlık yapmak zorundasınız. Buda öğretmenliğin ne kadar kutsal olduğunu gösteriyor ki bizlerde bu duygularla burada çok mutluyuz”
Cep telefonu şebekelerinin yeterli seviyede çekmediğini, okulda da telefon olmadığı için iletişim sorunlarını yaşadıklarını aktaran Vildan ve Âlime öğretmen, şöyle devam etti. “Telefonumuz yok, bu da zaman zaman sıkıntılara neden oluyor. Ayrıca okulumuzda bilgisayar bulunmadığından öğrenci bilgilerini sağlıklı arşivleyemiyoruz. Bilgisayarımızın olması halinde hem bilgileri düzenli arşivleyebiliriz hem boş zamanlarda öğrencilerimize bilgisayar kullanımını öğretebiliriz” diye konuştular.
İşte Bingöl'de öğretmen olmak… Sadece insanları sevmek, ekmek yediği topraklarda samimi duygularla görev yapmak..
bingöl kent haber