PKK'lı oldukları iddiasıyla 17 Nisan 1999'da öldürülen, daha sonra bölücü örgütle ilişkilerinin olmadığı ortaya çıkan Mehmet ve Yılmaz Eliveren kardeşler cinayeti ile ilgili, dönemin Genç İlçe Emniyet Amiri Ahmet K., komiserler Bülent G., Ahmet Kenan Ç., polis memurları Mehmet A., Mehmet Y.'nin yargılanmasına devam edildi.

Sanıkların, 'Tasarlayarak öldürme, tehdit, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği' suçlaması ile ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle tutuksuz yargılandıkları davanın, Bingöl Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 11. duruşmasına, ölenlerin yakınları ile avukatları ve sanık avukatları katıldı.

MAKTULLERİN YAKINLARI BEYAN VEREMEDİ

Duruşmada tüm yazılı ve sözlü beyanlarını tekrar ettiklerini belirten maktullerin Avukat Abdullah Alakuş, keşif sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda maktullerin öldürüldükleri noktanın krokide gösterilmediğini söyledi. Maktullerin maç sonrası alışveriş yaptığı market isminin de yanlış yazıldığını belirten Alakuş, rapordaki eksikliklerin giderilmesi gerektiğini ifade ederek, “mahkeme heyeti olay mahallini dolaşmıştır, terörist grubun saldırdığı belirtilen mezarlığın bulunduğu bölümün adeta kale mahiyetinde olduğu, ihbarda belirtildiği şekilde 15 kişilik bir terörist grubun burada saldırıya geçmesi halinde aşağıda bulunan kolluk kuvvetlerinin zarar görmemesi hayatın olağan akışına uygun olmadığı anlaşılacaktır. Tüm sanıklar yönünden tutuklanmanın şartları gerçekleşmiştir, sanıkların tamamının tutuklanmalarını, varsa eksiliklerin ikmalini talep ediyoruz. Ayrıca yazılı beyanda bulunduk, ibraz ediyoruz ayrıca bugüne kadar beyanları alınmayan ancak maktullerin yakınları olan ve bizce katılma haklan bulunan yakınları adliye koridorunda hazırdırlar, bunların da dinlenip şikayetlerinin tespitini talep ediyoruz” dedi.

İddia Makamı, şikâyet haklarının olduğu belirtilen şahısların ölenlerin yasal mirasçılın olmamaları nedeniyle bu yöndeki talebin reddine karar verilmesini talep ederken, maktullerin yakınları Asiye Eliveren, Hanife Elivere ve Ahmet Eliveren önceki beyanlarını tekrar ederek, şikayetçi olduklarını belirtti.

“EMRİ YERİNE GETİRDİLER”

Sanıklar Bülent G., Mehmet A. ve Mehmet Y.'nin müdafisi Avukat Cem Koçak, çatışmanın nerede yaşandığı konusunda anlaşmazlık olduğunu belirterek, “çatışmaya katılan yaklaşık 10 kişi bulunmaktadır, bunların beyanları alındığı takdirde çatışmanın nerede cereyan ettiği ortaya çıkacaktır. Şikâyetçilerin acısını anlıyoruz, ancak müvekkiller kendilerine verilen emir ve talimatları yerine getirmişlerdir. Olay yerinde birçok silaha ait boş kovan bulunmuştur, yine karşı taraftan ateş edilen 4 farklı silaha ait mermi kovanları bulunmuştur, bunların da olaydan sonra başka terör eylemlerinde kullanıldıkları tespit edilmiştir. Bu hususa ilişkin raporlar da dosyada mevcuttur, şikâyetçi tarafın müvekkiller yönünden tutuklamanın şartlarının oluştuğu şeklindeki beyanlarım kabul etmiyoruz” diye konuştu.

“AHMET K. OLAY YERİNDE DEĞİLDİ”

Ahmet K.'nın müdafisi Av. Muharrem Mankır ise, müvekkilinin durumu ile diğer sanıkların durumunun birbirinden farklı olduğunu, o tarihte büro amiri olduğunu ve olay yerinde olmadığını belirterek, “Olay sonrası düzenlenen tutanaklarla da bir ilgisi yoktur. Yine müvekkil ile şikâyetçi taraf arasında iddia edilen para ilişkisine dair hiçbir somut delil yoktur, tutuklamaya yönelik talebin reddini talep ediyoruz. Yine az önce belirttiğimiz gibi müvekkil olay tarihinde Bürolar Amiri olması itibariyle söz konusu operasyon sırasında emir ve talimat verme yetkisi de yoktur. Ayrıca olayla ilgili tüm sanıklar hakkında disiplin soruşturması yapılmaktadır, buna ilişkin evraklarında dosyaya getirtilmesini talep ediyoruz, ayrıca müvekkilin tutuklanması yönündeki talebin reddine karar verilmesini talep ediyoruz” dedi.

SAVCILIK TUTUKLAMA TALEBİNİN REDDİNİ İSTEDİ

Bir önceki davada, ‘kuvvetli suç şüphesinin varlığı', ‘suça konu eylemin cezasının üst sınırı nedeniyle kaçma şüphesinin bulunması' gerekçesiyle sanıkların tutuklanmasını talep eden İddianame Savcısı Mahşide Şeker, “Dosyanın geldiği aşama ve mevcut delil durumu nazara alınarak katılan vekilinin sanıkların tutuklanmasına yönelik talebinin reddine karar verilmesini talep ediyoruz” dedi.

Dosyayı inceleyen mahkeme heyeti, delillerin büyük oranda toplanmış olması, gelinen aşamada sanıkların kaçacaklarına dair dosyaya yansıyan somut olguların bulunmamasından dolayı sanıkların tutuklanmasına dair talebin reddine karar vererek, duruşmayı 07 Mayıs 2015 tarihine erteledi.

ACILI AİLE ADALET İSTİYOR

Duruşma sonrası oğlu ve kardeşinin fotoğraflarını adliye kaldırımına serpen maktullerden Yılmaz Eliveren'in babası ve Mehmet'in ağabeyi Ahmet Eliveren, “PKK'lı iddiasıyla öldürüldüler, mahkemeye sivil oldukları, suçsuz oldukları, komploya kurban gittiklerini ispatlamak için onlarca delil sunduk ama sonuç alamadık. Adalet istiyoruz artık” dedi.

Duruşmaya katılmak için Bursa'dan geldiklerini ve mahkemede beyan veremediklerini ifade eden Eliveren'lerin yakınları ise, “onca yolu geldik mahkemede beyan bile veremedik. Onca yıl geçti, onca duruşma görüldü halen bir sonuç çıkmadı, adalet istiyoruz” dediler.

0