KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
14 Aralık 2025 Pazar
°C

Eğitim sorunu ikide bir değişen bakanlarla çözülmez

2012 – 2013 Eğitim Öğretim yılının başlamasına günler kala yeni yıla ilişkin önemli tavsiyelerde bulunan Kalem Derneği, Milli Eğitim Bakanlığı’nı eleştirdi ve şu mesajları verdi!

Eğitim sorunu ikide bir değişen bakanlarla çözülmez
10 EYLÜL 2012 PAZARTESİ 01:43
0
1421
0
AA aa

 Kalem Eğitim ve Kültür Derneği (Kalem - Der), yeni Eğitim ve Öğretim döneminin başlaması nedeniyle eğitime sağlıklı bir yön adına yazılı açıklama yaptı.

Yeni eğitim ve öğretim yılının hayırlı olması temennisinde bulunulan açıklamada, “ Yeni bir Eğitim ve Öğretim, 1. Sınıflar için start aldı ve diğer sınıf ve okul kademeleri için 17 Eylül'de start alacaktır. Bu süreç, sağlıklı olması ve güzel neticeler vermesi umuduyla hayırlı olsun, diyoruz” denildi.

‘ANDIMIZ' KALDIRILMALI

Okulda çocuklara okutulan andımızın kaldırılması gerektiği belirtilen yazılı açıklamada, “Türk olmadığı halde mecburi bir şekilde yalan söyleyen bir öğrencinin bu koca yalanın ardından “ Doğruyum, çalışkanım!” demesinin acaba hangi pedagoji uzmanı tutarlı bir eğitim yöntemi olarak dillendirebilir” ifadeleri kullanıldı.

EĞİTİM SORUNU İKİDE BİR DEĞİŞEN BAKANLARLA ÇÖZÜLMEZ

Her yeni dönemi ile birlikte eğitim noktasında tartışmaların sürekli devam ettiği kaydedilen açıklamada, “Her yeni dönemle eğitim noktasında tartışmalar hız kazanırken iş başındaki hükümetler de eğitim politikalarını yürürlüğe sokmak için öğretmen- öğrenci ve velileri kobay olarak kullanmaktan çekinmezler. Yani kısacası 80 yıllık kangren bir sistemin her yıl yamalanan eğitim sistemi insanımız üzerinde bir deneme tahtası olmaktan öteye geçmez. Eğitime dönük sorunlar, artık yığından öte dağlaşmış bir boyut kazanırken bunun çözümü ikide bir değişen yönetmeliklerle ve değişen bakanlarla olmaz. Bunun çözümü ancak temeli Kur'an- Kerim'in “ Oku, Yaratan Rabbinin adıyla!” ayetine dayanan bir eğitim modeliyle mümkündür. Talebimiz ve gayretimiz böyle bir eğitim inşası yolunda dur durak bilmeden sürecektir” denildi.

Eğitimin içler acısı hali özetle bu olduğu vurgulanan açıklamada, “Var olan sürecin daha da sağlıklı değerlendirilmesi adına hem bakanlık/müdürlük düzeyinde Milli Eğitim'e, hem uygulayıcı konumdaki yönetici/öğretmenlere hem de eğitimin en önemli ayağı öğrenci ve velilerine bir eğitim derneği olmamız hasebiyle hem İslami hem insani bir sorumluluk gereği bazı hatırlatma ve tavsiyelerde bulunmak istiyoruz:

1-SEÇMELİ DERSLER:

Yeni yasal çalışmalarla seçmeli ders olan Kur'an-ı Kerim ve Siyer dersi ihmale gelmemeli!

“ Ne yapalım dersi seçme tarihi geçti veya yeterli alt yapımız yok veya ne yapalım, öğrenciler seçmedi!” Türünden bahanelerle bu güzellik ört bas edilmemeli!

Bu arada bu dersleri seçme olarak son tarihin 12 Eylül Çarşamba günü olduğunu da hatırlatalım!

2- AND SAKINCASI:

Yıllardır, öğrencilerin üzerinde Demokles'in bir kılıcı gibi duran ve faşizan bir ruhun yansıması olan andımız ya yürürlükten kaldırılmalı ya da bu noktada öğrenciler kendi tercihleri noktasında serbest bırakılmalı! Çünkü bu and, birçok açıdan sakıncalı ve ifsad edicidir ki;

a) ‘Ne mutlu Türk'üm' ibaresi etnik olarak Türk olmayan etnisite üzerinde zorlayıcı bir ibaredir.

b) Türk olmadığı halde mecburi bir şekilde yalan söyleyen bir öğrencinin bu koca yalanın ardından “ Doğruyum, çalışkanım!” demesini acaba hangi pedagoji uzmanı tutarlı bir eğitim yöntemi olarak dillendirebilir.

c) Toplumumuzun ekser inin Müslüman olduğu düşünülürse bu ibarenin rahatlılıkla ümmet bilincinin bir terennümü olan “ Elhamdullillah Müslüman'ım!” ibaresinin yerine sinsice konmuş bir ulusçu dayatmadır.

d) “ Ulu” Allah (c.c) için özellik kazanan bir niteleme ve “Önder” Muhammed aleyhi selam için layıkken, gidilecek yol da sadece “ Sırat'el Mustakim” olarak ayetle sabitken bu nitelemelerin Mustafa Kemal'e verilmesi ve yolun onunkiyle sınırlandırılması akidevi bir sakıncadır.

3- KARMA EĞİTİMİN SAKINCALARI:

Yüce Allah, fıtri olarak kadın ve erkeği farklı fiziksellikte ve duygusal düzeyde yaratmıştır. Yine iki cins arasındaki cinsel yakınlaşmanın da insani bir doğallık olduğu göz önündeyken iki farklı cins arasındaki yaratılış doğallığını göz ardı ederek Karma eğitimde ısrar edilmesi bilinci bir ahlaki dezenformasyondur.

Toplumdaki ahlaki çöküşün ciddi seviyelere varmasında bu etkenin önemli bir etki olduğu araştırmalarla sabittir. Okullar ya karma eğitime son vermeli veya kız erkek sayısı yeterliyse karma uygulamadan vazgeçilmeli ya da velilerin çocuklarının işgüzar bazı öğretmenler tarafından kız erkek yan yana oturtulmaması için duyarlı davranması lazımdır.

4- ÖRTÜNMENİN GEREKLİLİĞİ:

Nur Süresinin 30 ve 31. Ayetleri ardı sıra mümin erkek ve mümin kadınları harama bakmaktan sakındırırken bu ayetler hem karma eğitimin yasaklığı noktasında kesin bir Kur'an hükmüyken hem de ayetin devamında mümin kadınlara örtünmeleri noktasında muhakkak bir emir niteliği taşımaktadır.

Müslüman bir kızın ergen çağa gelince haliyle örtünmesi farzdır. Ergenliğin kimi kız çocukları için 9 yaşta olduğu düşünülürse ilköğretim 4. Sınıftan itibaren kız çocuklarının örtünmesi İlahi bir emir niteliği almaktadır. Bu sebeple yasal dayanağı olmayan örtü yasağındaki bu ısrardan vazgeçilmeli, kraldan çok kralcı bir mantık sergilenmemelidir.

Ayrıca velilerimizin birçoğu da geleneksel veya bilinçli bir İslami tercih içindedir. O halde, böylesi velilerin bunun ciddi manada takipçisi ve örtünen/örtünmek isteyen kız çocukları için destekçisi olması lazımdır.

5- OKUL YÖNETİMİ:

Sağlıklı bir okul yönetimi, okuldaki harcamaların doğru yapılması, öğrenci ilişkilerinin bilinçli takibi ve davranışsal olumsuzlukların önlenmesi için okul-aile işbirliği önemli bir konudur. Duyarlı velilerin bu noktaya destek sağlamaları için de okul-aile başkanlığı da tercih edilebilecek bir olgudur” ifadelerine yer verildi.

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
12.12.2025
05:48
İstanbul`da `Bingöl` rüzgârı başladı
İstanbul'da 'Bingöl' rüzgârı başladı
İstanbul Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'nde başlayan ve resmi açılışı Cuma günü (bugün) Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın katımıyla yapılacak 'Bingöl Tanıtım Günleri', tüm sahip olduğu değerleriyle ziyaretçilerine tanıtılacak.
12.12.2025
05:46
Rektör Çelik, TGRT ekranlarından seslendi
Rektör Çelik, TGRT ekranlarından seslendi
TGRT Haber canlı yayınında Bingöl Üniversitesi'nin yeni nesil vizyonunu anlatan ve uluslararası arenada güçlü bir aktör olma hedefini paylaşan Rektör Prof. Dr. Erdal Çelik, İstanbul'daki Bingöl Tanıtım Günleri'ne tüm halkı davet etti.
12.12.2025
05:44
Hülakü, Bakan Memişoğlu`ndan yanıt istedi
Hülakü, Bakan Memişoğlu'ndan yanıt istedi
DEM Parti Bingöl Milletvekili Ömer Faruk Hülakü, Bingöl Devlet Hastanesi'nde hasta bir bebeğe konulan teşhis ve uygulanan tedaviye ilişkin Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'nun yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na soru önergesi verdi.
12.12.2025
05:42
'Kadraj: Bingöl' Fotoğraf Yarışması Başladı
Bingöl Kent Konseyi Gençlik Meclisi tarafından organize edilen ve Bingöl Ticaret ve Sanayi Odası Genç Girişimciler Kurulu sponsorluğunda hayata geçirilen 'Kadraj: Bingöl' Fotoğraf Yarışması, gençleri Bingöl'ün doğal ve kültürel güzelliklerini kendi bakış açılarıyla yeniden keşfetmeye davet ediyor.
12.12.2025
05:40
Bingöl`ün Vergi Yargısı Değişiyor
Bingöl'ün Vergi Yargısı Değişiyor
Coğrafi yakınlık ve iş yükü kriterleri doğrultusunda Bingöl'ün vergi davalarının adresi değişti. HSK'nın yeni düzenlemesiyle Bingöl, Erzurum Vergi Mahkemesi'nin görev alanından çıkarılarak Diyarbakır yargı çevresine dahil edildi. Düzenleme 2 Ocak 2026'da yürürlüğe girecek.
12.12.2025
05:39
Yedisu fayında
Yedisu fayında 'biriken enerji' uyarısı: 6 il etkilenebilir
Geçtiğimiz günlerde Tunceli'nin Pülümür ilçesinde meydana gelen 4,2'lik depremle ilgili Doç. Dr. Alper Polat, depremin Yedisu fayına oldukça yakın bir bölgede yaşandığına ve büyük risk oluştuğuna dikkat çekerek, 'Bu fay kırıldığı takdirde yaklaşık 6 ilimizin ciddi şekilde etkileneceğini düşünüyoruz' dedi.
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın