2000'de Antalya'nın Manavgat ilçesinde katıldığı bir televizyon programında düşüncelerini açıkladığından dolayı yargılanan Şenlikoğlu, Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde (DGM) başlayan ve Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam eden yargılamasının ardından 1 yıl hapse mahkûm edildi.
Emine Şenlikoğlu'nun avukatı Ömer Faruk Uysal, DGM'nin kaldırılmasının ardından davanın Fatih Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam ettiğini söyledi. Emine Şenlikoğlu'nun DGM'de de ceza aldığını ve ertelendiğin hatırlatan Uysal, “DGM'nin kaldırılmasıyla birlikte Şenlikoğlu da 312. madde yerine 216. maddeden yargılanmaya başladı. Yeni maddeye göre 1 yıl hapis cezası verildi. Ancak mahkeme bu cezayı infaz etmedi. Kısa süreli cezaları mahkemelerinin erteleme hakkı var” dedi.
Ömer Faruk Uysal, “Türkiye'de yüksek mahkemeler, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, dindarlarla ilgili davalarda hukuku uygulamıyor. Özel bir yargılama yapıyorlar. Zaten hukuk olsa bu yargılamalar olmaz. Bu dönemde bu konular tartışılıyor. Anayasa'ya aykırı bir görüşün varsa her türlü hakareti hakediyorsun diyorlar. Burada, ‘Siz bizim hukuktan faydalandırmayacağımız kesimde yer alıyorsunuz' diyorlar. Objektif bir yargılama yok. Dindarlara karşı bir yargılama var” diye konuştu.
Türkiye'yi tüketim çılgınlığından düşünemeyen insanların toparlandığı bir kamp olarak görmek isteyen zihniyet düşünen, sorgulayan ve bunu ifade eden kişilere yönelik baskıcı tavrını aralıksız biçimde sürdürüyor. İslami hassasiyetlerini, ve düşüncelerini ifade edenlere iitaatkar olmaları için kendi hukukunu dayatan bu yaklaşım AB süreci, insan hakları ve ifade özgürlüğü gibi makyajların ardında resmi söylemleri yaşatmaya devam ediyor. Müslümanların bu gibi baskılara karşı ortak bir direniş hattını kalınlaştırmaları ve söylem olarak baskıları ifşa etmeleri zorunluluğu bir kez daha kendini gösteriyor.
kanal 7