Ilk kez 'alevi bilim dalı' kuruluyor

Başka dinlere karşı gösterilen diyalog çabasının Alevilere karşı gösterilmediğine dikkat çeken SDÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ekrem Sarıkçıoğlu, 'La İlahe İllallah' diyen herkesin Müslüman olduğunu ifade etti. Alevi Bektaşi Federasyonu da yaptığı açıklamada, bilim adamlarının Alevilik konusuna daha objektif yaklaşması gerektiğini belirterek, söz konusu girişimi memnuniyet verici bir gelişme olarak değerlendirdi.

Alevi ve Sünnilerin birbirlerini anlamaları gerektiğini vurgulayan SDÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ekrem Sarıkçıoğlu, Alevi köylerine gönderilen din adamlarının onlar hakkında bilgi sahibi olmadıkları için sorunlar yaşandığını söyledi. Aleviliğin yarım saatlik derste anlatılamayacağını, onları daha iyi anlamak için Alevi-Bektaşi anabilim dalını açmak istediklerini bildiren Sarıkçıoğlu, "Elhamdülillah Müslüman'ız diyen ve Hz. Ali'yi biraz daha fazla seven diğer Müslüman unsurları dışlamamak gerekir. Bizim gayrimüslimlere gösterdiğimiz müsamahayı kendi din mensuplarımıza göstermemek doğru bir davranış değil." dedi. Üniversitenin bilimsel kanaatini ortaya koyarak karar vereceğini belirten İlahiyat dekanı, Senato'dan karar onaylanırsa konunun YÖK'e gideceğini ifade etti.

"GENÇLER ALEVİLİĞİ YAKINDAN TANISIN"

Sarıkçıoğlu, anabilim dalının açılması halinde ülkenin kazançlı çıkacağını, milli birlik ve bütünlüğe hatta tüm insanlara faydası olacağını bildirdi. "Benim senden biraz daha fazla 'ehl-i beyti seviyorum' diyenleri niye dışlayayım? Ben de Hz. Ali'ye, onun soyuna ve Peygamberimize yapılanları duydukça gözlerimden yaşlar geliyor." diyen Sarıkçıoğlu, 'Ehl-i Beyti ve Resullullah'ın soyunu sevmiyorum.' diyen bir Müslüman olamayacağını dile getirdi. Özellikle ilahiyat eğitimi alan gençlerin eğitilmesi gerektiğine inandığını aktaran Prof. Dr. Sarıkçıoğlu, bu eğitimi alan gençlerin Aleviliği yakından öğrenmesinin çok güzel gelişmelere vesile olacağına inandığını açıkladı.

Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde 10 yıla yakın süredir yüksek lisans eğitiminde Aleviliği ders olarak işlediklerini aktaran Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Onat, Alevi ve Bektaşi anabilim dalının açılmasının YÖK yönetmeliklerinde değişiklik yapılmasına bağlı olduğunu söyledi. Alevi Bektaşiliğin ayrı bir bilim dalı değil, ders olarak işletilmesinin daha uygun olacağına inanan Onat, ilahiyatta Alevi-Sünni bilim dalı ayrımı olmadığını dile getirdi.

"MEMNUNİYET VERİCİ"

Alevi-Bektaşi Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Başkanı Ali Kenanoğlu, bilim dalı oluşturma çabasını memnuniyet verici olarak niteledi. Bazı bilim adamlarının kendilerince ortaya koyduğu Alevilik tanımını kabul ettirmeye çalıştıklarına dikkat çeken Kenanoğlu, "Yaşanılan Alevilik üzerine bir bilimsel çalışma yürütülmesini istiyoruz. Aleviliğin dışında asimile etmek için yapılacak çalışmalara karşıyız. Bana ya da bizim kurumlarımıza yurtdışındaki üniversitelerden akademisyenler geliyor. Biz kendi üniversitelerimizdeki bilim adamlarından fazla ilgi görmüyoruz." dedi.

İlkokuldan başlayarak din eğitiminde yanlış yöntemler kullanıldığını öne süren Kenanoğlu, Alevilerin nasıl ibadet ettiklerinin, inanç şekillerinin ve ritüellerinin neler olduğu anlatılmadan konunun birer deyişle geçiştirilmek istendiğini kaydetti. Isparta'da böyle bir bölüm açılması çabasının iyi bir gelişme olduğunun altını çizdi.

ANA BİLİM DALI UZMANLIĞI SAĞLIYOR

'Anabilim dalı'nın Türk Dil Kurumu eğitim bilimi terimleri sözlüğünde tanımı şöyle: Üniversitelerde bölümlerin alt bilim veya uzmanlık dalları. Anabilim dalı, bir bilim dalında daha özel bir alana hitap ederek bilimsel çalışmalarda uzmanlaşmayı sağlıyor. Isparta'da kurulması planlanan Alevi-Bektaşi anabilim dalında Alevi Bektaşilerin dini anlama ve yaşamadaki farklılıklarının iyi araştırılarak ilahiyattan yetişen bilim adamlarına öğretilmesi, iki farklı mezhep arasında diyalog kurulması, yanlış anlaşılmaların, sorunların çözümünün sağlanması düşünülüyor.

Zaman