Açıklamasında Bingöllülerin ve tüm İslam âleminin kurban bayramını tebrik eden Müftü Çağlar, “Mübarek bayramın birlik, beraberlik, huzur ve sükûn içinde geçmesini; milletimiz, memleketimiz, devletimiz, tüm İslam âlemi ve insanlık için hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah'tan diliyorum" dedi.

"Kurban" kelimesi, yaklaşmak, yakın olmak ve Allah'a yakınlığı sağlamaya vesile olan şey' anlamlarına geldiğini belirten Müftü Çağlar, “İslami terim olarak da: İbadet niyetiyle Kurban Bayramı günlerinde belirli şartları taşıyan hayvanı usulünce kesmek, ya da bu şekilde kesilen hayvan' demektir. İbadet niyetiyle Allah rızası için kurban kesmek ve kesilen kurbanın etini dinin tavsiyesi doğrultusunda taksim edip dağıtmak İslam'ın önemli bir emridir. Kurban kesmek, hali vakti yerinde olan her Müslüman'ın önem vermesi ve yerine getirmesi emredilen dini bir vecibedir” ifadelerini kullandı.

Kurban kesmenin Allah'ın emri olduğu için bir ibadet olduğuna vurgu yapan Müftü Çağlar, “İbadetlerde Allah'ın rızası ön plandadır. Zekât, Fitre, Sadaka ve Kurban gibi mali ibadetlerde Allah'ın rızası yanında fert ve toplum yararları da söz konusudur. Hz. Peygamber (s.a.v) kurban kesme ibadetini devamlı yapmış ve hiç terk etmemiştir. Resul-i Ekrem (s.a.v) birçok hadisi şeriflerinde, hali vakti yerinde olanların kurban kesmelerini emretmiştir. "Kim, imkânı olduğu halde kurban kesmezse mescidimize/camimize yaklaşmasın" hadisi şerifi, kurban konusuna onun ne kadar önem verdiğini ve kurban kesmeyeni de ne derece şiddetle uyardığını ortaya koymaktadır.

Hali vakti, yerinde olanın kurban kesmemesi dinen doğru olmadığı gibi, kesip de etini akraba, komşu ve en önemlisi ihtiyaç sahiplerine dağıtmayıp tamamını veya tamamına yakın kısmını kendisine alıkoyarak kavurma yapması da dinin asla hoş karşılamadığı bir keyfiyettir. O halde, maddi durumu iyi olup kurban kesme imkânına sahip her Müslüman, bu dini emre önem vermeli, kurbanını kesmelidir.

Kestiği kurban etini de dinin tavsiye ettiği şekilde üçe taksim ederek; bir kısmını kurban kesemeyen fakirlere dağıtmalı, bir bölümünü kendi çoluk çocuğuna ayırmalı ve bir kısmını akraba, komşu ve tanıdıklarına ikram etmelidir. Müslüman, kestiği kurbanın etinden en yakınlarından başlayarak insanları ve özelikle fakirleri yararlandırmakla güzel bir sosyal yardımlaşma örneği de vermiş olur” diye konuştu.

Müft Çağlar; kurbanların ilgili makamların belirledikleri yerlerde, hijyenik ortamda kesilmesi hususunun da önem arz ettiğini sözlerine ekledi.