Papermoon'da neler oldu?4 Nisan'da İtalyan restoranında 7 saat oturan Yıldırım Demirören maç gününün değiştiğini ve F.Bahçe'nin hakemini biliyor muydu?
![]() Cumartesi akşamki maçları izlediğimde, 6 Mart 2007'de, bu sayfada kaleme aldığım “F.Bahçe için kim düğmeye bastı” başlıklı yazım aklıma geldi. Ne demiştim o gün? 2-2 biten F.Bahçe-Sivas maçı öncesi futbolun derin dünyasına ve federasyona yakın bir arkadaşım F.Bahçe'nin kesin puan kaybedeceğini öne sürmüştü. Maç onun dediği gibi bittikten sonra ise bana bir SMS atmıştı: BU DAHA BAŞLANGIÇ. Yani futbolun görünmeyen elleri bu sezonki takdir haklarını F.Bahçe'den değil, Beşiktaş'tan yana kullanacaktı. *** Bu kısa hatırlatmadan sonra geçen haftanın başına dönelim. Yer: İstanbul'un gözde İtalyan restoranı Papermoon. Tarih: 4 Nisan 2007. Ne hikmetse, oraya her gittiğimde bu tip bir olaya şahit oluyorum. Garsonundan yöneticisine kiminle konuşsam, herkes Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören'den söz ediyor. 13.00'ten 20.30'a kadar tüm gününü orada geçirmiş arkadaşlarıyla. Ve onlardan Beşiktaş'ın pazar günü oynaması gereken Ç.Rize maçını cumartesi 21.15'e aldırdığını öğreniyorum. “Allah Allah bizim niye haberimiz yok?” diye Futbol Federasyonu'nda en güvendiğim birkaç isimden biri olan o günkü başkan vekili Kemal Kapulloğlu'nu arıyorum. Onun da bu değişiklikten haberi yok. “Böyle bir değişikliği bana bildirmeden yapamazlar. Bana izin ver, öğreneyim” deyip bilgiyi kontrol ediyor. 5 dakika sonra bozuk bir sesle geri dönüyor: “Doğruymuş”. Bu olayla ilgisi yok ama ertesi gün istifa edeceğini söylüyor. Nitekim ediyor, çünkü o da işlerin çirkinleştiğinin farkında! *** Kişisel yorumum, Beşiktaş maçının cumartesi günü oynanması gerektiği yönünde... Ama 10 gün önce açıkladığı programı maça 72 saat kala değiştiren zihniyeti sabaha kadar eleştirme hakkımız var. Üstelik Lig TV bile “Aynı gün 3 naklen yayın olur mu? Bizi mahvettiniz” diye bas bas bağırırken... Demek ki 2003-2004 sezonunda F.Bahçe lehine işleyen sistem şimdi Beşiktaş için çalışıyor; Yıldırım Demirören isterse, bu federasyon onun için suları ters akıtabiliyor! *** Çarşamba gecesi sadece bu kadarla da kalmadı. Demirören'in bazı arkadaşları Kayseri-F.Bahçe maçının hakeminin Vedat Yüksel olacağını da kulağıma fısıldadı. Ben de bunu servisimle ve başkalarıyla paylaştım. Nitekim ertesi gün ‘toplanan' MHK hakemi açıkladı; Vedat Yüksel. Yüksel'in Ulusoy'un prenslerinden olduğunu biliyorum. Önceki hafta Beşiktaş'ın deplasmanda 2-0 kazandığı G.Birliği maçını, 2-0'a gelene kadar kötü bir hakem, 2-0'dan sonra ise İtalyan bir hakem gibi yönetmişti. Bu görüşümü birçok eski hakem de teyit ediyor. MHK genelde büyüklerin maçını yöneten bir hakemi ertesi hafta başka bir büyüğün maçına atamıyordu. Vedat Yüksel bu kuralı bozduracak kadar iyi bir yönetim göstermiş olmalı ki, Kayseri'ye gönderildi. Peki Kayseri'de ne yaptı Vedat Yüksel? Tümer'e yapılan yüzde 100 penaltıyı vermedi, maçın sonlarında ceza yayı üstünde Alex'e yapılan faulü pas geçti, Kayserili Tayfun'a ilk yarıda göstermesi gereken sarı kartı göstermedi. Tayfun 2. yarıda 2. sarı kartı gördüğünde atılacaktı belki de... Peki Beşiktaş-Rize maçının hakemi Aytekin Durmaz ne yaptı? Nobre'ye yapılan faüle penaltı çaldı. Erman Toroğlu ‘Fiyasko bir penaltı' dedi Maraton'da... Ahmet Çakar'ı aradım, o da 'Ben olsam penaltı vermezdim' dedi. Yani 2 kere 2'nin 4 olduğu konusunda bile anlaşamayan 2 eski hakem 6. dakikadaki penaltının haksızlığında uzlaşıyordu. Ama en acaibi 62. dakikada Baki'nin 2. sarı kartı görüp atılmamasıydı. Durmaz'ın o kartı pas geçmesi için Erman Hoca'nın deyimiyle yukardan talimat alması gerekirdi belki de... *** Futbol hata oyunu deyip geçmeyin... Tabii ki hata oyunu! Ama aynı ölçüde yürek oyunu... 2 hakem 2 ayrı maçta böyle acaiplikler yapınca insanın aklı başka yerlere gidiyor... Bu federasyonun en büyük düşmanı F.Bahçe değil mi? Evet. Bu federasyon Beşiktaş arkasında dimdik durmasa şu anda yerinde kalabilir miydi? Hayır. Futbol sahada oynanır, kabul ediyorum. Zico F.Bahçe'nin hocası değil; Kayseri 1, belki 3 puanı haketti biliyorum. Ama bir hakemin bir maçta %20'lik takdir hakkı varsa bu hak artık F.Bahçe aleyhine, Beşiktaş lehine kullanılıyor. Bugün için ondan da eminim. *** Benim Derin Gırtlak, 6 Mart'ta ‘BU DAHA BAŞLANGIÇ' demişti... Şimdi son 7 haftaya kadar geldik... Maçların günleri ve saatleri Papermoon'da belirleniyor artık. Maalesef hakemleri de! Önceki haftaki hakemler de MHK kendi arasındaki seçme toplantısını yapmadan, Almanya'da tayin edilmişti. Vedat Yüksel, Beşiktaş-G.Birliği maçına Frankfurt'tan atanmıştı. Ama merak etmeyin. Bu derin ekip o kadar uyanıktır ki, çarşamba günkü Beşiktaş-F.Bahçe kupa maçına Selçuk Dereli'yi atar ve kendini temize çıkaracağını sanır. Veya bu yazıdan sonra 2. bir isim bulur. *** Şu demeçleri alt alta dizelim: “Bugünü bir kenara yazın, buradan açıklıyorum, Beşiktaş kesin şampiyon olacak.” (18 Mart 2007-Yıldırım Demirören, F.Bahçe'den 6 puan gerideyken açıkladı.) “Son 4 haftaya 9 puan önde girmezsek bizi şampiyon yapmazlar.” (18 Mart 2007-Ali Koç, F.Bahçe 6 puan öndeyken söyledi.) “Artık adam vuracak konuma geldim. Önümüzde 7 maç var. Fazla konuşursam o maçları da aleyhimize çevirebilirler.” (7 Nisan 2007-Rize Başkanı Ekrem Cengiz, Beşiktaş maçını kaybettikten sonra söyledi.) “Vedat Yüksel uçmuş. Şu kartı gösterip öncekini göstermeyince kafa karışıyor. Benim kafam karışır abi. Senin başkanın ‘Biz şampiyon olacağız' diyorsa ve bunlar üst üste öpüşüyorsa adama ‘hop' derler abi. Yani bugünkü maçta Beşiktaş hakem kararıyla galip gelmiştir.” (7 Nisan 2007-Erman Toroğlu.) Galiba herkes her şeyin farkında beyler. *** Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören'e iki sorum olacak buradan... Papermoon'dan çıktıktan sonra çarşamba gecesini nerede ve hangi Futbol Federasyonu yönetim kurulu üyesiyle birlikte geçirdi? Her biten maçtan sonra kimi arayıp ‘Size verdiğim emeklere yazıklar olsun?' diyor. Sevgili arkadaşım Kanat Atkaya'nın deyimiyle ‘İşler çirkinleşiyor eleman...' Herkes kendine dikkat etsin! Haberturk YORUM YAZIN ![]()
|
|