'Rum kesimi AB'yi esir aldı'Gül, Finlandiya'nın Kıbrıs girişiminin başarısızlıkla sonuçmasını Rum kesiminin tavrına bağlıyor
![]() Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, AB liderlerinin Kıbrıs sorunu konusunda objektif olması ve bu konuyu AB üyeleri arasındaki bir bağlılık olarak görmemesi gerektiğini bildirdi. EUROMED dışişleri bakanları toplantısı için bulunduğu Finlandiya'nın Tampere kentinde Finlandiya'nın Kıbrıs girişiminin başarısızlıkla sonuçlandığının açıklanması üzerine basın toplantısı düzenleyen Gül, girişim ve Türkiye'nin AB müzakerelerinin devamına ilişkin soruları yanıtladı. Sabah saatlerindeki görüşmelerinde AB Dönem Başkanı Finlandiya'nın Dışişleri Bakanı Erkki Tuomioja'nın kendisine herhangi bir öneri sunmadığını belirten Gül, kendisinin bildiği kadarıyla Rum kesiminin bazı ön şartlar sunduğunu kaydetti. Bu sorunun AB'yi esir aldığını ve Rumların bu sorunu AB çatısı altında tutma stratejisi izlediğini söyleyen Gül, dönem başkanı Finlandiya'ya çabalarından dolayı teşekkür etti. Gül, şöyle dedi: "AB liderleri umarım ki gerçekleri görür. Adanın gerçekleri dikkate alınmadan bir çözüme ulaşmak zor olacaktır. Adanın gerçekleri nedir? Adada iki farklı millet, iki farklı dil, iki farklı demokrasi vardır. Bir taraf isteklerini diğer tarafa empoze edemez." Kıbrıs Türk tarafının kabul etmesine karşılık Rum kesiminin Annan planını referandumda reddettiğini hatırlatan Gül, Kıbrıs sorununun Türkiye'nin AB ile müzakerelerinin bir parçası olmadığına işaret etti. Gül, müzakerelerin siyasi reformlar ve AB mevzuatıyla uyum şeklinde iki ayağı bulunduğunu söyleyerek, Türkiye'nin bu alanlarda elinden gelenin en iyisini yaparak, siyasi reformları sürdürdüğünü ve hükümetinin bu sürecin devamında kararlı olduğunu kaydetti. AB mevzuatıyla ilgili yapılması gerekenler konusunda da çalışmaların sürdüğünü söyleyen Gül, şunları kaydetti: "AB liderleri umarım ki bunu görür ve sorunun bir parçası olmaz. AB liderleri objektif olmalılar ve bunu AB üyeleri arasındaki bir dayanışma olarak görmemeli." Dışişleri Bakanı Gül, Birlik üyeleri arasındaki bağlılıK ve dayanışmanın normal olduğunu, bunu anlayabileceklerini ifade ederek, ancak "ailenin bir üyesi" aile çıkarları aleyhine bir şey yaptıysa uyarılması gerektiğini bildirdi. Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, AB liderlerinin Türkiye ile müzakereleri dondurma kararı alacaklarını sanmadığını, ancak alınması durumunda böyle bir kararın siyasi olacağını bildirdi. EUROMED toplantısı için geldiği Finlandiya'nın Tampere kentinde basın toplantısı düzenleyerek Kıbrıs ile ilgili son gelişmelere ilişkin değerlendirmelerini aktaran Gül, basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye'ye imtiyazlı ortaklık verilmesi gerektiğine ilişkin sözlerinin hatırlatılması üzerine Gül, bunun Merkel'in parti politikası olduğunu belirterek, Merkel'in Almanya'nın Türkiye'nin katılım müzakerelerinin başlamasına ilişkin alınan karardaki imzasının arkasında olduğunu söylediğini de hatırlattı. Gül, AB Konseyi üyelerinin hepsinin bu karara katıldığını da anımsattı. Gül, AB liderlerinin müzakerelerin dondurulması kararı alması ihtimalinin hatırlatılması üzerine, böyle bir kararın siyasi bir karar olacağını, kabul edemeyeceklerini, ancak böyle bir karar alınacağını da sanmadığını belirtti. Gül, böyle bir karar alınması durumunda, Türk halkının da olumlu bir tepki göstermeyeceğini ve bunun siyasi bir karar olduğunu düşüneceğini kaydetti. Türkiye'nin limanlarını açabileceğini, ancak AB'nin de KKTC'nin üzerindeki ambargoların kaldırılmasına yönelik daha önce aldığı kararları uygulaması gerektiğini söyleyen Gül, AB'nin bu konuda hazırladığı iki tüzüğün akıbetini hatırlattı. Gül, "Eğer bir taraf verdiği sözleri tutmazsa diğer taraftan bir şeyler yapmasını bekleyemezsiniz" diye konuştu. Gül, bir başka soru üzerine de, bunu söylemekten hoşlanmamasına rağmen, Rum kesiminin AB'yi esir aldığını belirterek, çözüm bulunması halinde Türkiye, Yunanistan ve birleşik bir Kıbrıs'ın AB'nin Doğu Akdeniz'deki güç unsurlarından biri olabileceğini, ancak Rumların mevcut tutumlarıyla AB çıkarlarına aykırı hareket ettiğini bildirdi. AB'deki bazı çevrelerin "bu sorunun arkasına saklandığını" ifade eden Gül, ancak buna gerek olmadığını, Türkiye'nin müzakerelerinin uzun süreceğini, hemen gelecek yıl üye olmayacağını bildiğini ve tam üyelik öncesinde birlik ülkelerinde referanduma gidilebileceğini söyleyerek, bu gerçeklerin farkına AB içindeki bazı kesimlerin de varması gerektiğini belirtti. Bir gazetecinin Türkiye'deki Kürtlerin durumu ve bazı gazetelerin kapatılmasına ilişkin soruları üzerine de Gül, Türkiye'de yargının özgür olduğunu, hükümetin etkisi altında olmadığını söyleyerek, bir gazetenin terör örgütüyle bağlantısı tespit edilmesi durumunda bu gazete İngiltere'de de olsa aynı cezanın verilebileceğini söyledi. Dışişleri Bakanı Gül, Türkiye'de Türk-Kürt ayrımı yapılmadığını, herkesin iç içe geçtiğini ve kendi heyetinde bile Kürt asıllı bulunabileceğini ifade ederek, terör tehdidine de dikkati çekti. YORUM YAZIN ![]()
|
|