Sen gitsen bile zararın yıllarca devam edecek

TEMA Bingöl Temsilcisi Karaarslan, Belediye Başkanı Atalay'ı çok ağır sözlerle eleştirdi:

Yakın tarihte yaptığı açıklamalarıyla Belediye Başkanı Serdar Atalay tarafından eleştirilen ve muhatap kabul edilmemekle itham edilen TEMA Vakfı Bingöl Temsilcisi ve Proje Uzmanı Cuma Karaarslan, bu kez çok daha sert bir üslupla karşılık verdi.

Belediye Başkanı Atalay'ın kendisi hakkında açtığı hukuk davalarına değindiği açıklamasında Bingöl'ün mevcut ve gelecekteki durumuyla ilgili değerlendirmelerini de paylaşan Karaarslan, Atalay'a ve kamuoyuna net mesajlar verdi.

TOPRAK, SU, EKMEK VE ADALETLE OYNANMAZ

Atalay için “Bingöl Bingöl olalı böyle zulüm görmedi” nitelendirmesinde bulunan Karaarslan, Belediye tarafından cep telefonlarına gönderilen mesajlar için sert konuştu:

“Her zaman hizmeti aksayan yanlarına rağmen taktir eden bu halk, kendine yönelik oynanan oyunlar ve şovlardan artık bıktı. Halkın yaşamsal sürecine katkı sağlamayan ve her yapılan hizmeti gözüne soka soka şova dönüştüren zihniyetlere, Bingöl halkı dur diyecek kadar bilinçli ve erdem sahibidir. Onuru, şerefi Erdemi yaşayan bu halk “iyilik yap denize at balık bilmezse Halık bilir” anlayışı ile terbiye almıştır. Bir Belediye Başkanı ekmeğe, suya toprağa, adalete uygun olmayan davranışlar içindeyse, ülkenin ve kentin gerçeğini göremiyorsa bu halkın çok çekeceği var desem de, şükürler olsun ki, az kaldığına olan inancım kente dair umutlarımı güçlendiriyor. TEMA olarak toprağa, ekmeğe, suya ve adalete düşen uygunsuz isteklerinin sana zarar getireceğini hatırlatmak isterim. Biz ilin aksayan sorunlarını dile getirmekle kimseye düşmanlık etmeden kurulu mekanizmaların çalışmasına katkı sunan STK'larız. Açıklamalardan rahatsız oldun, başkalarını kullanarak mahkemeye başvurup, açıklamalarla ilgisi olmayan şikâyetin adaletten döndü. Şükürler olsun ki, bu ülkede Adaleti sağlayan mekanizma ve bu mekanizmada rol alan insanlar hale derin ve erdemli insanlardır.”

“ADALETTEN KORKTUN BAŞKALARINI KULLANDIN, ADALET DAVANIN DÜŞMESİNE HÜKMETTİ”

TEMA olarak Bingöl'de aksayan hizmetlerin dile gelmesi kadar doğal bir hak olamayacağını vurgulayan Karaarslan: “Kentin su, çöp gibi sorunlarında konuşanlara tahammül edemeyip başkalarını kullanarak mahkemeye gittin. Bu konuda adalete konu olan yazdıklarımız değil, haklı söylemlerimize karşı iş üreteceğine başka yol ve aracılarla belden aşağı şikâyet etmen karakterini gösteriyor. Ben bulunduğum konum itibarı ile yüz yüze ve insanca söz ve eleştiri yapılabileceğine inanırım. Ben senden şikâyetçi olsam hem bunu kendim yaparım, hem de sana gelirim, başkasını kullanmam. Ama sen bu asil davranışı anlamazsın, çünkü Bingöl'e sunduğun bir hizmet olmadığı ve bu yetersizliğini saldırgan bir halle kendi lehime çevirmeye çalışıyorsun. Senin hizmetteki kusurlarını yazan herkesi mahkemeye taşımak gibi bir işin var, adalet bu şikâyetlerinden çoğunu kovuşturmaya yer olmadığı gerekçesi ile düşürdü. Sen Emin Çölaşan'dan daha fazla dava kaybettin, Davada kullandığın akraban ve asgari ücretli çalışanına yazık ettin. Çünkü adalet önünde ondan ve onu azmettiren senden davacı olacağımı bildirmek istiyorum. Muhalefete söyleme, STK açıklamalarına tahammül etmeyen biri ancak eksikliğinin esiridir” dedi ve sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:

“ÇOĞU GİTTİ AZI KALDI DEMİŞSİN, DOĞRU DEMİŞSİN”

“Allah var çoğu gitti azı kaldı. Bu kent senden kurtulacak ama tahribatını yıllarca zarar ile ödeyecek. 40 yıllık kanalizasyon, 80 santimetre derinlikte kazılan yerler, yetersiz çöp depolama ve Bingöl Ovasında tarım arazilerini katleden imar iştahının zararlarını yine adalet yolu ile tarım arazisi olarak kalmasını sağlayacağız. Ben TEMA olarak seni ve tarım arazilerini imara açma isteğine karşı Çevre Bakanlığınca yürütülen Çevre Planına itiraz ettim ve bu dava evraklarını hazırlayarak imara açmak istediğin tarım arazilerini sana karşı koruyacağım. Bu kararın arkasında duracağımızı ve yasaların uygulanması için tüm haklarımızı kullanacağımızı buradan Bingöl halkına duyuruyoruz”

“ALLAH BİNGÖL'E YARDIM ETSİN”

Çöp başa bela, kanalizasyon başa bela, yapılan bu işler kısa ömürlü ve çağın kentsel isteklerine uygun olmayan ölçekte olması ve doğal gazın gelmesi ile kent yeni bir kazı faciası yaşayacağından dolayı yapılan bu kazılar ve işlerin hiçbir yararı olmayacaktır. Bu alanlar yeniden kazılacak, doğalgaz için bu süreç yeniden aynı felaketi yaşatacaktır, Oysa büyük düşünenler yeraltında tüm hizmetlerin görülebileceği galeriler ile sorunlarını 100 yıllık çözecek yaklaşımlar uygulamaktadır. Allah Bingöl'e yardım etsin.”

“BİNGÖL'ÜN BİR DÖNEMİNİ HEBA ETTİN”

“Ak Parti oyuyla geldin ama hizmeti etmedin, AK Parti'nin kente hizmetine mani bile oldun, Ankara'ya kapsayıcı çözümcü hiçbir proje götüremedin, kentsel dönüşüm fiyaskosu, çöp, su, yol ve kentsel verilerde yetersizlikler ile Bingöl'ün bir dönemini heba ettin. Geldiğimiz noktada Bin gölde AK parti oyu ile senin oyun arasındaki fark yapılan son anketlerde başarısızlığını gösteriyor. Proje yok, veri yok, planlama yok, seçim döneminde Çapakçur'dan yeni şehre, viyadükten otoparklara kadar olan vaatlerden hiç biri olmadı olmayacakta. Bu kapsamda Halka mimari ve kentsel doku adına hiçbir yenilik katmadın. Son olarak kentsel dönüşüm yasası kapsamında olmayan ve deprem riski en büyük olan ilin belediye başkanı olarak ne kadar övünsen azdır.”

“TARIM ARAZİLERİNİ İMARA AÇMAMAN İÇİN DAVA AÇTIK”

“Dağlar ve sert zeminler dururken, depreme ve geleceğe inat Bingöl tarımsal alanlarının imara açılması kolaycılığı ve yasalarda belirtilen arazi kullanımı dayanaklarına ihanet gibi duran anlayışını dava ettik. İstanbul'da açılan dava TEMA tarafından Çevre bakanlığına karşı açılarak, çevre raporuna eklemeye çalıştığın düşük yoğunluklu yerleşim ve ticari alanlarına karşı olarak başlatılmıştır. Bu kentsel ve kırsal veri ve algıdan yoksun isteğinin çevre planına dahil olmaması için adalet arayışımız sürecektir. Yasalarda belirtilen mutlak tarım arazisi olarak bu alanlar Bingöl ün gelecekteki insanlarının iş aş garantisi olacaktır. Bu bütünlüğü bozacak ve çıkarcı menfaatçi anlayışlarla mücadele edeceğimizi, toprak adına devam ettireceğimizi buradan duyururuz.”

“BU YOLLAR NE KAZANDIRMIŞ?”

“Çevre yolunda ticari bant oluşması isteğin yolun yapılma gayesine aykırıdır. Çevre yolları şehirden ve yerleşimden uzak, rahat bir trafik akışı içindir, burada yeni ticari alanlar açmak yerine mevcut Genç yolu ve Muş yolu üzerinde ticaret yapanlardan haberin var mı? Yaşadıkları ekonomik sıkıntılara yeni ticari alan katacağına bu mevcut yol kenarında ve kente ticaretin önünü açacak hizmetler katarak arz talebi takip edersen zaten bu süreç kendiliğinden olacaktır. Muş yolu ve Genç yolu ticaretten ne kazanmış ki? Yeni ticari alanlar katma anlayışı ancak menfaat ve çıkarı akla getirmektedir. Çevre yolunda yemek, İaşe ve tedarik hizmetleri 2 kilometre sonra Simani, Simsor ya da daha geride Genç yolunda karşılansa fenamı olur? Orası da Bingöl, orası zorda iken yeni alan kapma yarışları başka hesaplar peşinde olmanı gösteriyor Tarımsal bütünlüğü olan bu alanı senin yetersiz anlayışına, kısıtlı bakışına kurban edilmeyecektir. Bu gün o arazi ekilmeyecekse yarın Bingöllülerin çocukları ve torunlarınca değerlendirilecektir.

İklim değişimi ile 800 metre rakımından yükseklerin değerleneceği ve tarımsal olarak tercih edilecek alanlar olacağı bilinmektedir. Senin bu katliam gibi iştah ve isteğini adaletin önünde engelleyeceğim. Davayı TEMA olarak açtık. Başkalarını kullanmadım, sende kendini kullansan da hizmet etsen bu kente…”

“AFATLARIN BAŞINA GELMİŞ EN BÜYÜN AFATSIN”

“Afatlar da (Kültür Mahallesi'nde) yapılan inşaatlar ve bu alanların planlamasında yeni ve eski alanlarda uygulanan yol durumu gerçekten plancılıktan yoksun, dar bir anlayışı yansıtmaktadır. Yolları 10 metre planlayarak mimarlığını gösterdin. Kentsel veri ve yerleşim karakteristiklerinden yoksun isen biraz teknik yardım almanı dilerdim ama sen afatsın, kapalısın. Bu alanlarda açılan inşaatlar ve mevcut tek katlılarda yollar, araç parkları ve şehir adına bir kısıt ve katliam yaşanmaktadır”

“SAP İLE KESERİN DÖNME HİKÂYESİ BAŞLADI”

“Ben ticaret yapmıyorum, başkalarını kullanarak açtırdığın davalardan korkmam, ticaret yapmadım, hırsızlık ta yapmadım, Hakkı hukuku bilen ve gözeten biriyim, adalete inanırım. Ben, 157 proje ile Anadolu'ya katkıda bulundum, yine yaparım. Ben tacir değilim ama tacirlikle açtırdığın dava adalette ‘kovuşturmaya yer yoktur' kararı ile düştü. Şimdi sap ile keserin dönme hikâyesi başladı. Bu, başkasına açtırdığın dava ona ve sana karşı yeni dava olarak dönecektir. Ben adalete güveniyorum sende güven, bekle sonucu. Geri dönüp iftira davasından kurban ettiğin kişiyi ve azmettiricisi olan seni kurtarmaya bak. Açılan soruşturma şeref verici, hırsızlık değil ticaret, kısmet bakalım. Bu gün sana bu yazıyı yazarken Güneydoğu, Karadeniz, Marmara alanları da STK'ların ortak proje geliştirme süreçlerine katkıda bulunmak üzere STK diyalog ve toplum buluşmaları için proje yapıyorum. Sen proje nedir bilmediğin için beni bilen yardım istiyor ve ediyorum. Ben bilginin toplum hizmetinde onurlandığına inanırım. Çevre, STK, Kamu, Uyuşturucu ile mücadele, Kız çocuklarının okullaşması, Eğitim, Mesleki istihdam, sosyal diyalog, Kadın istihdamı, Tarım, Ajans ve benzeri konularda 157 proje desteği ile Anadolu'da ve Bingöl'de binlerce dosta ve insana umut oldum, olmaya devam ediyorum.”

“TOPRAK, SU, EKMEK VE ADALETLE OYNANMAZ”

Bingöl'de yaşanan su sorunu bu yıl en büyük bir yetersizliktir. Çöp sorunu hala devam ediyor. Yaşanan sıkıntıları sokakta yaşayan insanlarla alay edercesine şov yapıp ekmek fiyatı ile ilgili mesaj atman gerçekten çiğ ve düşündürücü. Ekmeğe ve zamma itiraz edebilirsin tabi, ama gel ülkede yaşanan tüm zamlara itiraz et ve halkın yanında ol. Bingöl ovasını yerleşime açmak istemen gerçekten ateşle oynadığını gösteriyor. Su, toprak ve ekmekle uğraşma, bunları kullanma, bunlar Allah'ın garibe bağışladığı en temel değerlerdir. Fırıncılar zam yaparsa, gerekçeleri varsa, bu sistem içinde yeri varsa, bunu yapsınlar ve sende karşı çık ama şov mesajınla bir gecede herkesi kandırmaca mesajınla kimseyi yanına çekemezsin. Bu halkla oynama, bu halka değer ver, yoksa bu halk değeri ve değersizliği hep taktir etmiş, sana da nasibini verecektir.”

“SÖZDE MİMARDAN KENTİ BATIRAN UYGULAMALAR”

“Dünyanın en çarpık ve en kötü görünümlü, en kirli ve en susuz kenti sayende olduk. Mimari uygulamaların, yol, kat, alan ve benzeri düzensizlikler, şehir trafiğinin keşmekeşliği hepsi senin eserin. Kente bir şey katmadın ama kendine çok kattın. Yetersizliğin içinde şeytanını uyandırmış, sağa sola saldırarak çıkış yolu arıyorsun. Bingöl'ün başına gelmiş bir felaketsin. Ak Parti, Bingöl ve Allah'a havale etmiştim, Allah'ın hesabına aklım ermez, Bingöl'ün hesabı yakındır, AK Partinin hesabında senin yetersizliğinin farkına varan bir dalga yayılmış, seni bizden daha yakın tanımışlar. Kentimizde AK Partiye oy verenlerin 5'te 4'ü seni benimsemiyor, anketten haberin olsun.”