Sitem dolu sözler!Tatil amaçlı geldiği Bingöl'de gördükleri karşısında sitemini gizleyemeyen Basatoğrul, insanların işsiz değil, mesleksiz olduğunu söyledi.![]() ‘Bingöllü toprağının kıymetini bilmiyor' diyen Basatoğrul, halkın, üretimden uzak olduğu gibi her şeyi devletten bekleme zihniyetine de sahip olduğunu vurguladı. Bingöl'de işsizlik sorunun çok fazla olmadığını, insanların kendilerini işsizliğe sürüklediğini belirten Basatoğrul, eldeki imkânların değerlendirilmediğini öne sürdü. “Toprağımızı işlemiyoruz” Hiç görmediği memleketi Bingöl'e gelirken farklı düşüncelere sahip olduğunu ancak gördükleri karşısında yanıldığını anlatan Basatoğrul: “Bingöllü; çalışkan, değerlerine sahip çıkan, üretken olarak bilinir. Ne yazık ki gördüğüm manzaralar karşısında bunları söyleyemeyeceğim. Türkiye'nin hiç bir yerinde bu kadar çok kahvehane yok. Başka illerde akşam saatine kadar kimseyi kahvehanede göremezsiniz. İnsanlar toprağını işler, bağ-bahçesi ile ilgilenir. Ama Bingöl'de bunun tam aksi durum var. Sabah saatlerinde evden çıkanların ilk durağı kahvehane oluyor ve bu durum eve dönünceye kadar devam ediyor. Öyle ilginçtir ki, sırf siyaset yapmak, günün gelişmelerini konuşmak için sabahın erken saatlerinde köyden minibüse binip şehir merkezine gelenlere şahit oluyorum. Bir diğer yandan alabildiğince geniş topraklara sahibiz ama toprağı başkaları işliyor. Muşlunun şekerpancarı, Diyarbakırlının buğday, Licelinin tütün ektiğini duyuyoruz. Bizim insanımız ise tarlada çalışmayı ayıp yâda kendi kriterlerine ters görüyor. Toprağını kiraya vererek ağalık yapmayı ölçü sayıyor. Bu topraklar başka memlekette olsaydı, inanıyorum ki ekilmedik ürün bırakmazlardı insanlar. Bunu da kahvehanelere kilit vurarak başarabiliriz.” dedi. “İşsizlik değil, mesleksizlik var” ‘Bingöl'de işsizlik fazla' diyenlere sert çıkan Basatoğrul, insanların işsiz değil, mesleksiz olduğunu söyledi. Son yıllarda yaygınlaşan ‘memurluk' hevesinin gençliği oldukça fazla etkisi altında bıraktığına dikkat çeken Basatoğrul: “Artık gençlerimiz üniversite okumak yerine, okulu bitirip memur olmanın hayalini kuruyor. Sırf ‘memur olacağım' düşüncesi yüzünden hayatını mahveden, ciddi ruhsal problemler yaşayanlarla karşılaşıyoruz. Bütün herkesin memur olması mümkün değildir. Toprağı kim işleyecek, ticareti kim yapacak, kim doktor olacak?” ifadelerini kullandı. İşsizliğin en büyük nedenlerinin başında, insanların mesleksiz oluşunu gösteren Basatoğrul, meslek kurslarının iyi değerlendirilmesi tavsiyesinde bulundu. Anlattıklarının herkesçe bilindiğini fakat ısrarla uygulanmadığına işret eden Basatoğrul: “Tembellikte ısrar ediyoruz. İş beğenmiyoruz. Masa başı iş olmadığı sürece çalışmayı kabul görmüyoruz. İşsizliğin tek çözümü, meslek sahibi olmaktan geçer. Mesleksiz bir toplumun kalkınması da sözden öteye geçmez” diye konuştu. “Bingöl, müteahhit memleketi olmuş” Yaptığı bir diğer gözlemde ise ‘insanların müteahhitliğe yoğun ilgi gösterdiği' tespitinde bulunduğunu aktaran Basatoğrul, bunun ‘kısa yoldan zengin olma' duygularının yoğun olarak yaşanmasından kaynaklandığını savundu. KÖY-DES ihalelerinin de etkisiyle dosyayı kapanın müteahhit olduğunu dile getiren Basatoğrul: “Bu kişilerin ihalelere girmesi doğru değil. Hiçbir mühendislik bilgisi olmadan yapılan işlerin ne kadar sağlıklı olduğunu, basından takip ettiğimiz haberlerde görüyoruz. 1 yılı geçmeden bozulan yollar, sözde yeraltından götürüldüğü söylenen içme suyu hatları ve dahası.. Artık kısa yoldan zengin olma duygusundan vazgeçmeliyiz” ifadelerini kullandı. “Gösterişte 1 numara” İşsizliğin yoğun olduğu söylenen Bingöl'de insanların dış görünüşüne bakıldığında aynı sözleri sarf etmenin imkânsız olduğunu ifade eden Basatoğrul, günlük yaşamdaki lükslerin, dile getirilen dertlerle örtüşmediğini söyledi. İşsiz gençlerin marka takıldığı tespitini anlatan Basatoğrul: “işsizlikten yakınan gençlerimizin giyimine bakıldığında aynı sözü tekrarlamak mümkün değil. Yoksulluk sıralamasında en geri sıralarda yer alan Bingöl'de her şeyin en lüksü isteniyor. Evler lüks, arabalar lüks, giyim tarzları lüks. Nasıl yoksuzluk anlamış değilim. Bingöl'de çirkin giyinen insana rastlamak zor. İnsanlarımızın giyimini eleştirmiyorum ama söylenenlerin bir biri ile örtüşmediğinin de altını çizmek istiyorum. Sırf çevremizdeki insanlara zengin görünmek yâda maddi anlamda özgür olduğumuz ispatlamak zorunda değiliz” şeklinde konuştu. Bingöl halkının, bu olumsuz alışkanlıklardan vazgeçip, çalışan, toprağını üreten, her türlü yatırım ve desteği devletten beklemeyen, kendi imkânlarıyla yükselmeyi amaçlayan bir toplum olması önerisini dile getiren Basatoğrul: “Umarım kısa zaman sonra kalkınan ve gelişen bir Bingöl görürüz” şeklinde görüşünü aktardı. BingolOnline / Bingöl Kent Haber YORUM YAZIN ![]()
|
|