KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
24 Haziran 2025 Salı
°C

Türkiye'ye türkçe'ye aidim...

Orhan Pamuk: Nobel konuşmasını Türkçe yapacağım

Türkiye`ye türkçe`ye aidim...
24 KASIM 2006 CUMA 10:05
0
1174
0
AA aa
Dünyanın dört bir yanında kitaplarına yapılan yeni baskıların kontrolü, üniversitede verdiği dersler dışında Stockholm'de yapacağı Nobel konuşması için de hazırlandığını anlatıyor: "45 dakikalık bir şey olması lazım. Onu da sabahları erken kalkıp, yazıp bitirdim. Şimdi çevirmenlerde. Tabii konuşmam Türkçe olacak. Ama davetlilere 4 dile çevrilip dağıtılacak."

Nobel gibi muazzam bir ödülü kazanmandan sonra Türkiye'de bazı kesimlerin aleyhine koparttığı hengameye kızgın mısın?

Hayır! Mutlu ve sevinçliyim. İlk iki haftadaki yoğun gürültüden sonra ödülün tadını çıkartıyorum. Kitaplarımın bütün dünyada uyandırdığı ilgiyi hayretle izliyorum.

Şu an dünyanın neresinde en büyük heyecan var?

Kore'de, Brezilya'da, Meksika'da, İtalya'da kitaplarım en çok satanlar listesinde. Başka pek çok Avrupa ülkesinde de öyle. Tabii İskandinavya'da da... Durmaksızın yeni baskılar yapılıyor. Zaten günümün bir kısmı da bütün dünyadaki yeni baskıların veya yeni çevrilenlerin kapaklarını gözden geçirip onaylamakla geçiyor.

YAZARLARLA TANIŞTIM

Neyi kontrol ediyorsun?

E-mail'le yeni baskının kapak örneği geliyor. Kitaba yakışıyor mu, yoksa çok palavra ve çirkin bir şey mi, bunlara bakıyorum.

Bu arada ders de veriyorsun...

Evet, iki derse giriyorum. Yazarlık okulu öğrencileriyle Thomas Mann'ın bir hikáyesini okuduk.

O da Nobel'li!

Sonra tartıştık. Pek çok yazarla da tanıştık. Vaclav Havel Columbia Üniversitesi'nde, onunla yemek yedik. Gore Vidal'le de ayrı bir yemek yedik. Salman Rüşdi'yle de bir üniversitede okuma yaptık.

KONUŞMAMI BİTİRDİM

Bütün bunlardan sonra yazmaya vaktin kalıyor mu?

Kalıyor. 7 Aralık'ta Stockholm'de Nobel konuşmam var. Bunun 45 dakikalık bir şey olması lazım. Onu da sabahları erken kalkıp, yazıp bitirdim. Şimdi çevirmenlerde.

Konuşmayı hangi dilde yapacaksın?

Tabii, konuşmam Türkçe olacak. Ama davetlilere 4 dile çevrilip, dağıtılacak.

YILLARDIR ELEŞTİRİ VAR

Türkiye'de seni sert bir şekilde eleştirenlere diyeceğin ne?

Buradan hepsini takip etmek de imkánsız. Onlara kızmıyorum. Beni yıllardır sert bir şekilde eleştiriyorlar. Kitaplarım 46 dile çevrildi. Nobel de aldım! Nobel'den sonra da Vietnam'da, Bangladeş'de, İspanya'nın Bask'ında da kitaplarım çevriliyor. Mesela 'İstanbul'un dünyanın ücra, tuhaf dillerinde, Vietnamca ya da Estonca'da yayınlanacak olması bana hepsinden ilginç geliyor. Oysa ben o kitabı, benim yaşımda İstanbullular anlar diye yazmıştım. Bütün dünyanın okuması tuhaf, hatta ürpertici geliyor. Batı dışından da büyük ilgi var.

'BATI DIŞI' ÖĞRETİSİ

Yani, Nobel'i almak hayatını çok mu değiştirdi?

Son 5-6 yılda, çevirilerden, pek çok ödülden, bütün dünyada hızla artan okur sayısından dolayı hayatım zaten değişmişti Hadi. Nobel, tuz biber ekmiş oldu.

Adının Thomas Mann, Hermann Hesse, Sartre, Faulkner, Russell, Gide, Marquez yahut Camus ile birlikte anılıyor olması nasıl bir duygu?

Tabii ki büyük şey. Ama bu okur ilgisi bana başka, özellikle 'Batı dışı' dünya hakkında bir şey öğretti. Bizim yaşadığımız hayat Avrupalıların hayatına benzemeyebilir. Fakat Kore'den Hindistan'a, Latin Amerika'ya uzanan bütün bu ilgi, yaşadığımız hayatın 'Batı dışı'ndaki ülkelerde yaşananlara çok benzediğini bana gösteriyor.

Türkiye'ye Türkçe'ye aidim...

Ödülü alınca bunun yalnız sana değil Türkçe'ye ve Türkiye'ye verildiğini söyledin.

Buna inanıyorum. 33 yıldır Türkçe ile yatıp kalkıyorum. Uzun cümle, kırık cümle, zor cümle... Dille uğraşıyorum. Sabahtan akşama kadar işim Türkçe'dir. Ayrıca, kitaplarım Mevláná'dan, Şeyh Galip'ten; Yahya Kemal, Tanpınar, Abdülhak Şinasi ve Ahmet Rasim'e, bütün bir gelenekten sürekli söz eder. Bu, bizim kültürümüz! Benim için, beni besleyen büyük bir kaynak olmuştur. Türkçe'ye aidim, bunu sormalarına bile gerek yok! Türkiye'ye aidim!

Nobel'den önce de kitapların ön plandaydı ama şimdi Paris'ten, Brüksel'den, Roma'dan sonra New York'ta da kitaplarının kuleler gibi dizildiğini görmek bir Türk olarak beni gururlandırıyor!

Aslında pek çok hikáye duydum. Mesela İsveç'te bir okulda, karar açıklandıktan sonra öğretmen Türk çocuğu tahtaya çağırmış ve bütün sınıf alkışlamış. Amerika'da da ne kadar Türk tanıdık varsa, haberi nasıl öğrendiklerini, sonra işyerinden herkesin nasıl tebrike geldiğini anlattılar. Okullarda, işyerlerinde, en olmadık yerlerde Türklere tebrike gelinmesi hikáyeleri duydum. Bu gibi durumlarda milli duygulardan kaçmak imkánsız. Bu, yurtdışında daha çok fark ediliyor. Herkes birbirine telefon ediyor.

Avrupa'ya kültürümüzü üfledim

İsveç Akademisi Sekreteri Horace Engdahl, 'Kara Kitap'ın senin başeserin olduğunu söylemişti.

Evet, 'Kara Kitap' benim sesimi bulduğum, İstanbul'u bizim bildiğimiz gibi bütün karmaşası ve kat kat tarihiyle anlattığım kitap! Türkiye'deyken çıktığında da aslında yalnız edebi okurlarca değil, genel okurlarca da sevilmişti. Bizim geleneksel edebiyatımızla, modern Batı edebiyatını o kitapta, İstanbul'u anlatırken birleştirdim. Nobel jürisince fark edilmesi hoş.

Aynı Akademi Sekreteri senin roman sanatını Batılıların elinden alıp, onu geliştirip, başka bir şeye dönüştürdüğünü söyledi...

O sözlere ben de dikkat ettim. 30 yıldır romanla, edebiyatla yaptıklarımın anlaşılması, görülmesi iyi! Roman eğlenceyle okunacak, bize bütün dünyayı anlatacak bir şey. Ama ayrıca, bir sanat da! Bu sanatın bir tarihi gelişimi var. Ben Avrupa sanatının içine bizim kültürümüzü üfledim. Ortaya bambaşka bir şey çıktı. 30 yıldır yaptığım budur! Bunun fark edilmesi sevindiriyor.

Şımarmam

Bu ödül beni şımartmayacak! Benim için en büyük mutluluk bir odaya kapanıp, her şeyi unutup, saatlerce roman yazmak! Bu mutluluk olmadan yaşayamam. Ayrıca, Nobel'i almak, dünyada dalga dalga artan milyonlarca okuru olmak, bu insanların gittikçe artan ilgisi ve heyecanı insana bir sorumluluk duygusu veriyor. Şimdi her zamankinden daha çok roman yazmak istiyorum.
 
Hadi ULUENGİN/HÜRRİYET

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
23.06.2025
21:46
Bingöl merkezdeki bir sitede yılan paniği
Bingöl merkezdeki bir sitede yılan paniği
İhbar üzerine bölgeye giden itfaiye ekipleri, yılanı yakalayarak etkisiz hale getirdi.
23.06.2025
19:18
Bingöl`de yazla birlikte kâbus da başladı!
Bingöl'de yazla birlikte kâbus da başladı!
Gece yarısı motosikletleri bağırtanlar, son ses müzikle sokakları kolaçan edenler, yakınları evleniyor diye şehri ayağa kaldıranlar ve dahası…! Herkes rahatsız, herkes müdahale edilmesini bekliyorum ama ilgililer sessiz!
23.06.2025
18:15
Bingöl`de bir ‘Garip` isyan!
Bingöl'de bir 'Garip' isyan! 'Neden kimse ilgilenmiyor?'
Hava sıcaklıkları artınca köylünün isyanı da büyüdü. Sinek istilasına uğrayan köyde halk, çağrılarına sessiz kalınmasına tepki gösterdi: 'Sulama kanalları temizlenmiyor, ilaçlama yapılmıyor! Serzenişimize karşılık da verilmiyor!'
23.06.2025
17:18
Bingöl Elâzığ yolunda kaza! 2 yaralı
Bingöl Elâzığ yolunda kaza! 2 yaralı
Bingöl Elâzığ karayolunda taksi ile otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında 2 kişi yaralandı.
23.06.2025
16:59
Hutbelerden ‘barış çağrısı` istediler
Hutbelerden 'barış çağrısı' istediler
DEM Parti heyeti Bingöl İl Müftülüğünü ziyaret etti. Ziyarette 'Dinin vereceği mesaj, barıştan başka bir şey olamaz' İl Eş Başkanı Ormangören, sohbetlerde, vaazlarda, hutbelerde barış vurgusu yapılması çağrısında bulundu ve ekledi; 'İslam'ın temel mesajı olan barışın bu sürecin ruhuna uygun şekilde toplumla buluşturulması, yaşamsal bir öneme sahiptir.'
23.06.2025
12:25
Bingöl`de 2025 Yılı Sulama Sezonu Başladı
Bingöl'de 2025 Yılı Sulama Sezonu Başladı
DSİ Genel Müdürü Mehmet Akif Balta, Bingöl'de toplam 182 Bin 180 dekar tarım arazisinde yapılacak sulu tarım ile birlikte 2025 yılı birim fiyatlarıyla ülke ekonomisine yaklaşık 3 milyar lira katkı sağlanmasının hedeflendiğini belirtti.
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın