Bingöl'de 1 Mayıs 2003 tarihinde meydana gelen depremin 4. yılı münasebetiyle bir açıklama yapan Bingöl Depremzedeler Dayanışma Derneği (BİNDEPDER) Başkanı Cevdet Çaka, yaşanılan felaketin unutulduğunu, sağlıksız ve çürük binaların yapımına ise devam edildiğini belirtti.
‘Boşuna 'hafıza-i beşer nisyan ile maluldür' dememişler' diyen Çaka; “Üzerinden zaman geçince yaşadığımız felaketleri unutuyoruz. Bunların neden kaynaklandığını biliyoruz ama yine de aynı hataları yineliyoruz. Yine sağlıksız, çürük binalar inşa ediyor, içlerini bir güzel döşüyor ve 'yuvam' diyerek içine girip oturuyoruz. Hiçbirimizin aklına, 'Acaba bu bina depreme dayanıklı mı? Yönetmeliklere uygun inşa edildi mi?' diye sormak gelmiyor” diye konuştu.
Bunca yaşanana rağmen Köy konutlarının siyasi bir getirim karşılığında il merkezine yapılarak köylülerin köylerinden uzaklaştırıldığını ifade eden Çaka, yapılan konutların ticari amaç güdülerek fahiş fiyatlarla depremzedelere verildiğine işaret etti.
Deprem sırasında yapılan onca yardımın nereye harcandığının bilinmediğini, dedikoduların ise ayyuka çıktığını aktaran Çaka; “Ödemeler büyük bir sorun oldu. Bu konutların tapusu ise verilmedi ve ne zaman verileceği de belli değil. Yapı alanındaki hatalar halen devam etmektedir İhalelerdeki usulsüzlükler, adam kayırmalar, deprem yönetmeliklerine aykırı imarlaşma, tarım alanlarının yapılaşmaya açılması sürmektedir. Yapı alanında yapılan en büyük hata ise yapılan ihalelerin hala %60 varan bir kırımla verilmesidir. Oysa hepimizce malumdur ki Türkiye'yi boydan boya kat eden iki büyük deprem fay hattının kesişme noktası ilimizdir. Buna rağmen gerekli önlemler alınmamaktadır. İlimiz son 4 yıl içinde 2 büyük deprem yaşamasına rağmen afet bölgesi ilan edilmemiştir. En son Karlıova depreminin yaraları hala sarılmadı. Depremzedeler hala konutlarına kavuşmadığı gibi hasarlı evler göz ardı edilmiş depremin sınırları cetvel ile çizilmiş, Adaklı, Yedisu ve diğer kuzey ilçelerimiz depremden hiç etkilenmemiş muamelesi görmüştür. Bu yörede yaşayan halkımız derme çatma evlerde ikamet edip kendi kaderlerine terk edilmişlerdir. Oysa TOKİ bütün şehirlerde konutlar yapıp satmakta iken bunca afete rağmen bu bölgelerimize herhangi bir çalışma yapmamıştır” dedi.
‘Başta deprem ve doğal afetlerin zararlarını en aza indirmenin elimizde olduğunu unutmayarak, yapılarımızı bilimsel metotlarla doğal afetlere dayanıklı bir şekilde inşa etmeliyiz' hatırlatmasında bulunan Çaka, bunun için her türlü çıkar ilişkisinden uzak durulması ve maliyetten kaçmamak gerektiğinin altını çizdi.
Toplumda afet bilincinin oluşturulması ve bu yönlü eğitme önem verilmesi gerektiğini vurgulayan Çaka;Böyle acılı bir günde toplumda beraberlik ruhu içinde hareket etmenin önemine inanan derneğimiz; Yapı alanındaki hatalara, İhalelerdeki usulsüzlüklere, adam kayırmalara, deprem yönetmeliklerine aykırı imarlaşmaya, tarım alanlarının yapılaşmaya açılmasına taraf olacağını ve bu konuları kamuoyu ile paylaşacağını belirtiyoruz. Afetin ne zaman olacağı bilinmez. Ama Afetlere hazırlıklı olmak olabilecek can ve mal kayıplarını en aza indirir” şeklinde konuştu.
BİNGÖL KENT HABER