KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
25 Ağustos 2025 Pazartesi
°C

Arınç muhtırası

Türban: Referanduma gidelim. Laiklik: Böylesi dünyada yok. Kırmızı Kitap: Demokrasilerde böyle şeyler olmaz....

Arınç muhtırası
24 NİSAN 2006 PAZARTESİ 11:16
0
1293
0
AA aa
Meclis Başkanı Bülent Arınç TBMM'nin Cumhurbaşkanı Sezer ve askerlerin tam kadro izlediği 23 Nisan özel oturumunda 'manifesto' gibi açıklamalar yaptı.

TÜRBAN ENGELLENİYOR

"Devlet kamusal alanda bazı inançların yaşam hakkını kısıtlıyor. Yasakların kalkması için referandumla Anayasa değişebilir."

BU LAİKLİK TEK ÖRNEK

"Laiklikte Türkiye benzeri tek örnek Fransa'dır. Ama orada bile hak ve özgürlükler bizim kadar kısıtlanmamıştır."

Alkışlanmayan sözler

Meclis Başkanı Arınç 23 Nisan özel oturumunda çarpıcı açıklamalar yaptı: Türkiye'dekine benzer laiklik uygulaması sadece Fransa'da var. Laiklik adına bazı inançlar kısıtlanıyor...... Bülent Arınç'ın, anayasa değişikliği, türban ve kamusal alan gibi konulara değindiği konuşması Cumhurbaşkanı ve kuvvet komutanlarınca alkışlanmadı.

TBMM'deki 23 Nisan özel oturumuna Meclis Başkanı Bülent Arınç'ın konuşması damgasını vurdu. Meclis Başkanı, "kırmızı kitap" diye bilinen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nden, "kamusal alan"a kadar birçok konuda konuştu. Oturuma, Başbakan Erdoğan hastalığı nedeniyle katılmadı. Türkiye'deki laiklik anlayışını "Türkiye'dekine benzer tek örnek Fransa'da vardır. Orada bile laiklikten yola çıkarak hak ve özgürlükler bizdeki kadar kısıtlanmamıştır" sözleriyle eleştiren Arınç, "Devlet, kamusal alanda bazı inançların yaşam hakkını, ifade hürriyetini kısıtlamaktadır. Bunu da laiklik adına yapmaktadır" dedi. İşte Arınç'ın sözleri:

KIRMIZI KİTAP KABUL EDİLEMEZ

Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nin hazırlanılmasında, Meclis devre dışıdır. İç Güvenlik Strateji Belgesi'nin çete kurmaktan yargılanan kişilerin arşivinden çıkması, devlet ciddiyetiyle bağdaşmamaktadır. Demokratik bir ülkede "gizli anayasa, kırmızı kitap" asla kabul edilemez kavramlardır.

BİLİNÇALTINDA GİZLİ ANAYASA
 
Bu tanıma itiraz gelmiyorsa bu, bazı kişilerin bilinç altında nasıl bir yönetim biçimi olduğunu göstermektedir.Bu algının bazı siyasetçilerin bilinç altında olduğunu da üzülerek görmekteyiz.

CUMHURBAŞKANINI MECLİS SEÇER

Cumhurbaşkanlığı seçimine bu kadar varken tartışılması, Cumhurbaşkanı'na nezaketsizliktir. Anayasada sorun yokken, yeni cumhurbaşkanını Meclis'in seçip seçemeyeceğini tartışmak, Meclisin meşruluğunu tartışılır kılar.

'ÜSTÜN' KURUMLAR VAR

Bazı kurumlar, kendilerinin daha üstün olduğunu vehmetmektedir. Artık işlevini yitirmiş, yıllardır sorun üreten bir kurumun kaldırılması, bu kurumdan ve elitist, anti-reformculardan gelen tepkiler tepkiler nedeniyle gerçekleştirilememiştir.

'MUTABAKAT' ELEŞTİRİSİ

Saltanat 84 yıl önce kaldırılmıştır. Ancak bugün ülkede "kurumların saltanatı" hüküm sürmektedir. Yeni bir düzenleme yapılmasında, kurumların görüşünü almak başka bir şeydir, "kurumların mutabakatını" aramak başka konudur. Daha çok demokrasi için, sadece "kurumların mutabakatını" arayan demokratik başka bir ülke yoktur.

ANAYASA DEĞİŞMELİDİR

Anayasanın değiştirilmesi zorunlu hale gelmiştir. Tüm kurum, kişi ve kuruluşlar bu değişiklik için görüşlerini özgürce ifade etmelidir. Ancak bir mutabakat aranacaksa sadecemilletvekillerinin mutabakatının aranması gerekir. Eğer burada bir mutabakat sağlanamazsa gidilecek tek merci millet iradesidir.

REJİM DEĞİL, SAHİPLİK SORUNU

Kimse Cumhuriyet'ten, demokrasiden, temel özgülüklerden vazgeçme niyetinde değildir. Ülkede rejim sorunu değil, bir rejimi sahiplenme tartışması vardır.

GÜCÜ KAYBETME TARTIŞMASI

İnisiyatif alanlarını genişletme ya da sahip oldukları gücü kaybetmeme tartışmaları vardır. Laikliğin, Atatürk'ün, Cumhuriyet'in, bayrağın, rejimin sahibi millettir. Bizler bunlara bağlı kalacağımıza yemin ettik ve yeminimize muhalif tek bir hareket yapmadık.

SEZER'E 'KAMUSAL' YANITI

Kamusal alan her bireyin ayrım yapılmadan haklarının korunduğu, kendilerini özgür hissettiği bir alandır. Bu alanı güvence altına almak ve eşitçe kullanım hakkı sağlamak devletin görevidir. Devlet kamusal alanın koruyucusudur. Kamusal alanda herkes için geçerli olan hakları, bir kesime yasaklayamaz.

LAİKLİK YORUMU FARKLI
 
Laikliğe karşı çıkan yok. Ancak günün şartlarına uygun yorum farklılıklarını ortadan kaldırmak gerekir.

SABAH
YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın