Kamu Şirket İşçileri Derneği (KAŞİP) Bingöl Şubesi, işten çıkarılan taşeron işçilerle ilgili yazılı bir açıklama yaptı.
2012 yılı boyunca işçi hakları için dernekleri tarafında mücadele edildiği ifade edilen açıklamada: “Amacımız neydi. İleri ki, yıllara iş garantisi ve statü kazanarak girmek, işten atılmalara kaderimizin insanların iki dudağı arasında olmasının son bulmasına ve çocuklarımızın geleceğini garantiye almaktı çabamız. Ankara'da görüştüğümüz tüm milletvekilleri bakanlar bürokratlar yeni yılın eskisinden daha iyi olacağı söylediler. İşten çıkartılmanın zor olacağı ve taşeron işçilerin kaderinin insanların iki dudağı arasında olmayacağına söz verdiler. Özellikle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik bu konuda kamuoyuna defalarca açıklamalarda bulundu ve tüm haklarımızın verileceğini anlattı. 2013 yılında umutlarımız artmışken ve 2012 yılında verilen sözlere itibar etmişken birde baktık ki, yeni yıla girdiğimiz ilk günden itibaren Türkiye genelinde işçi kıyımları boy gösterdi. Ne olduğunu anlamaya çalışırken ülkenin her tarafından acı haberler duymaya başladık. Urfa-Diyarbakır-Kütahya-Sivas-Gaziantep-Mersin-Kayseri-İzmir-İstanbul ve daha sayamadığım birçok ilde haksız sebepler bahane edilerek, taşeron işçilerin işine son verildi. İşçi kıyımlarının yaşandığı bu günlerde bizlere söz verenlerin sessiz kalmalarını anlamıyoruz. Nerde Sayın Faruk Çelik, nerde haktan adaletten bahseden Bülent Arınç, nerde biz gücümüzü milletten alıyoruz diyen Sayın Başbakanımız? Neden bu üzücü olaylara dur diyen yok? Bizler bu ülkenin evlatları değil miyiz? Biz vergi vermiyor muyuz? Bizler bu vatana asker yetiştirmiyor muyuz? Artık yeter. Dayanma gücümüz kalmadı. Sabrında bir sonu vardır. Neden sabrımızı zorluyorsunuz” denildi.
Başbakan'dan insanca iş garantisi ve güvence istenildiği belirtilen açıklamada: “Bunu dahi yapamıyorsanız daha ne diyelim. Sosyal devlet nerede? Hukuk devleti nerede? Adalet nerede? Neden bu zulümleri işkenceyi işten atılma korkusunu her yıl bizler ve ailelerimiz yaşıyor? Neden bizlere bu işkenceyi yaşatıyorsunuz?” ifadelerine yer verildi.
“Kışın ortasında borcu olan kirası olan taksiti olan ev geçindiren çocukların rızkı için uğraşan biz asgari ücretlilerle uğraşıyorsunuz” ifadeleri kullanılan açıklamada, asgari ücretlilerin zaten ezildiği ve hükümetin de ezmeye çalıştığı kaydedilerek: “Sayın Başbakanım. Artık bu işe dur demenin zamanı geldi. İşimiz hizmet gücümüz millet diyorsanız bu işe derhal son verin. İşlerinden çıkartılan binlerce işçimizi işlerine tekrar geri alın. Bu devletin parası bize geldiğinde mi bitiyor. Milyonlarca insan haksız kazanç elde ederken ses çıkmayıp da ayda 749 TL'ye geçinenler mi ekonomiyi batırıyor. Sayın Başbakanım. Asgari ücretle çalışan tüm işçilere yeni yıl müjdesi olarak işsizliğimi layık gördünüz. Biz buna layık değiliz. Bizde insanca yaşamak istiyoruz. İşçi kıyımının derhal sona ermesi ve mağdur olan tüm işçilerin işlerine dönmesi tek arzumuzdur. Sayın Başbakanımız başta olmak üzere Sayı. Faruk Çelik ve tüm bakanlar, milletvekilleri, bürokratlar ve herkes vicdani sorumluluk hissetmeli ve sorunu çözmelidir. Biz artık gözü yaşlı ana eş ve evlat görmek istemiyoruz. İnşallah bu açıklamamıza yetkililer tez zamanda cevap verirler” ifadelerine yer verildi.