Partisinin grup toplantısında, Bingöl'de polise yönelik silahlı saldırıyla ilgili gözaltına alınan ve yaklaşık 1,5 yıldır tutuklu bulunan Gülsüm Koç'a 76 yıl hapis cezası verilmesini değerlendiren Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, sert sözler sarf etti.
“GİZLİ TANIK İFADESİYLE 76 YIL HAPİS CEZASI VERİLMİŞ”
Gizli tanık yasasının kaldırılması gerektiğini belirten ve verilen karardan ötürü yargıya sert eleştirilerde bulunan Demirtaş: İki sayfalık İddianame ile 19 yaşındaki bir genç kıza 76 yıl hapis cezası verildi. Delil ne biliyor musunuz? İddianame burada basın mensupları görmüştür, görmeyenler alabilirler. Bir satır, iki satır şurada okuyorum. “ Gizli Tanık Avcı: Olay yerinden geçtikten bir süre sonra polis memurlarına silahlı saldırı öncesi, olay yerinde gördüğü bayan şahsı fotoğraflardan görüp şüpheli Gülsüm Koç'u teşhis etmiştir.” Bu kadar. Bakın başka da delil yok! Bu gizli tanık da Gülsüm Koç'un elinde silah görmemiş. Saldırı anında orada değilmiş. Ben diyor oradan geçtim, ben oradan geçtikten sonra saldırı oldu, bir ses duydum. Ben geçmeden önce Gülsüm KOÇ oradaydı. Bu kadar! İnanır mısınız ama bu kadar! Var mı yok mu böyle biri belli değil. Avcı diye bir gizli tanık uydurmuşlar, dosyaya yazmışlar. 19 yaşındaki bir genç kız 76 yıl hapis cezası ile cezalandırılmış. Gizli tanık kim belli değil. Bakın gizli tanık yasasını da çıkaran bu hükümet. Var mı yok mu böyle biri belli değil. Avcı diye bir gizli tanık uydurmuşlar, dosyaya yazmışlar. 19 yaşındaki bir genç kız 76 yıl hapis cezası ile cezalandırılmış. Bunun gibi çok sayıda gizli tanık faciası var. Dolayısıyla da özellikle adil yargılanma hakkını tuzla buz eden bu yasanın derhal kaldırılması lazım. Bu yasayı herkes birbirine karşı kullanabilir. İşte örneği burada. Buna hukuk, buna yargılama diyorlar.”
“BU BİR UTANÇ VESİKASIDIR”
Bunun bir utanç vesikası olduğunu söyleyen Demirtaş, Adalet Bakanlığının konuya ele alması gerektiğinin altını çizdi.
Demirtaş: “Bunu yapan, bu kararı veren, bu komployu yapan kolluğu da savcısı da acaba bu utanç vesikasına baktığında insanlığından utanmıyor mu? Bir genç kızın, bir ailenin hayatını karartmak bu kadar kolay mı? Bir yıldır, bir buçuk yıldır tutuklu. Şimdi Yargıtay bunu onaylarsa ki onaylamama durumu da var, onaylama durumu da var. Yani Yargıtay ille de bozacak diye bir şey de yok. Çünkü Yargıtay'ın da pratikleri ortada. Tek bir gizli tanığa dayanarak uyduruk ifadeyle silah yok, savcı bunu diyor silah yok, silah kullanıldığına dair delil yok, elinde barut izi yok, bunun dışında tanık yok, gören yok, gizli tanığın kendisi dahi görmemiş bu delile dayanarak ceza istemiş, mahkeme de ceza vermiş. Haydi, barış diyoruz bakalım. Peki, yargıdaki bu zihniyet ve yargıdaki bu vahim yasalar değiştirilmeden nasıl ilerleyecek? Bunların hepsinin Adalet Bakanlığının ele alması lazım. 4. Yargı paketi hazırlanıyor Meclise sunulmadan bunların görülmesi lazım.”