Büyük kentlerin "varoşlar" tabir edilen kırsal kesimlerinde yaşayan kız çocuklarının, okula kazandırılmak için gönderdikleri duygu dolu mektup ve şiirleri yürek burkuyor. Adana'da, kente göçle gelenlerin yoğunlukta olduğu Gülbahçesi Mahallesi'nde yaşayan Mihriban Çetinur'un (12), arkadaşının okuma hasretini anlatan "Güneş Ağlıyor Öğretmenim" başlıklı mektubu, Milli Eğitim Bakanlığı'nın UNICEF İşbirliğiyle başlattığı "Haydi Kızlar Okula" kampanyasının önemini bir kez daha ortaya koydu.
Çocuklar, mektup yazmakla kalmayıp, bu mektuplarını şiirlerle süsleyerek okul hasretlerini dile getiri-yorlar. Duygu dolu mektuplardan sadece birinin sahibi ilköğretim 6'ncı sınıf öğrencisi Mihriban Çetinur, yakın arkadaşı "Güneş"in okula kazandırılması için yalvarıyor.
"Güneş Ağlıyor Öğretmenim" başlığıyla yazdığı mektubuna, "Dün akşam Güneş'lerdeydik. Güneş çok üzgündü, çünkü ailesi onu okula göndermek istemiyor" diye başlayan Mihriban, şöyle devam ediyor: "Siz okul için acı çekmek, arkadaşlarından, okulundan, öğretmenlerinden ayrı olmak nedir bilir misiniz? Her gece okul için ağlayan bir insanın acısı nedir bilir misiniz? Elinize bir ceza kağıdı alın, eve gedin. O cezayı gördüklerinde 2 güne kalmaz bilin ki Güneş okulda. Ne olur onun da elinden tutun okutun."
ADANA'NIN ÇALIKUŞLARI
Mihriban Çetinur'un mektubuyla harekete geçen ve kız çocuklarını okula kazandırmak için verdikleri mücadele nedeniyle "Adana'nın Çalıkuşları" benzetmesi yapılan okulun Müdür Yardımcısı Serap Aytekin ve öğretmenler Güneş'in ailesine gittiler ve küçük kızın ailesini güçlükle de olsa ikna etmeyi başardılar. Ailesinin eğitimine devam etmesine izin vermesi halinde büyük hayaller kuran Güneş, doktor, mimar ya da mühendis olmak istiyor.
Küçük Mehmet Ali'nin 'büyük çabası'
Mehmet Ali Sövüt (7) okula gönderilmediği için evde ağlayan ablası için okul yönetimine yazdığı mektubunda, "Babam, erkek olduğum için beni okula gönderiyor ama, ablam Afife'yi göndermiyor. Ne olur, ailemizi ikna edin o da okula gelsin" diye yalvardı. Mehmet Ali'nin isteği üzerine okul yönetimi, 10 yaşında olmasına rağmen hiç okula gitmeyen Afife'yi de okula getirerek, birinci sınıftan eğitime başlamasını sağladılar.
(Yeni Şafak)