Bingöl'de taziye geleneği .Bingölün geçmişten günümüze gelen en önemli sosyal ve dini etkinliklerinden biri taziye olgusudur. Bingöldeki taziye geleneği, insanların zor zamanlarında sosyal dayanışma ve birliktelik içerisinde olduklarına en güzel örnektir. Konu ile ilgili değerlendirmede bulunan Molla Sahap Korkutata, bu geleneğin temelinde İslam olduğunu belirterek, Bingölde taziyelerin kurumsallaştığını söyledi.![]() Sosyal hayat, toplumsal hayatın dayandığı ilişkilerin bütünüdür. Bingöl‘ün dini aidiyetleri bölge illeriyle kıyaslandığında din ve inanç aidiyeti çok daha ağır basan bir il olduğu gözlemlenmekte. Bingöl toplum yapısının şekillenmesinde din olgusunun belirleyici bir misyon taşıdığını söyleyebiliriz. Bingöl‘deki dini otoritenin güçlü bir gelenekten beslendiği bilinmektedir. Her bölgenin birçok adet gelenek ve görenekleri arasında mutlaka farklılıklar vardır. İşte bu farklılıklardan birisi de taziye geleneğidir. Kayıp anında kendisini kimsesiz hisseden cenaze sahiplerinin yanında olmak en güzel davranış olmalı. Toplumumuzda çok güzel bir adet olan belki de yaşayınca farkına vardığımız taziyeye misafir ve yakınların gelmesi, acıyı paylaşması, yüreği yanan insanın en sıkıntılı gününde ona ilaçtan daha etkili olabilir. Taziye geleneği Doğu kültüründe olduğu gibi Bingöl'de de önemli bir yere sahip. Ölen kişinin akrabaları 3 gün boyunca başsağlığı dileklerini kabul eder. Hayatını kaybedenlerin yakınlarını ziyaret ederek, hayır duada bulunmak bir dostluk göstergesidir. Eskiden evlerde gerçekleşen bu ziyaretler zamanla Camilerin yanında bulunan taziye evlerinde yerini aldı. Bingöl‘ün geçmişten günümüze gelen en önemli sosyal ve dini etkinliklerinden biri taziye olgusudur. İnsanların zor zamanlarında sosyal dayanışma ve birliktelik içerisinde olduklarına en güzel örneklerden biri de taziye geleneğidir. Bu eylemde din ve sosyal ilişki kopmaz bir bağ içerisindedir. Ayrıca sıla-i rahim, insanların zor zamanlarında ihtiyaç duyduğu insani bir gereksinimdir. Dinin bir emri olan sıla-i rahim, Bingöl‘de varlığını güçlü bir şekilde devam ettirmektedir. Özellikle bayramlarda, cenazelerde, düğün dernekte ve acı bir olayda akrabaların birbirlerine olan bağlılıkları daha da artmaktadır. Taziye evlerinde belli bir düzende sandalye ve masalar yerleştirilir. Taziyeye gelenlere yer gösterilir. İmamın duasından sonra orada bulunan her kes Fatiha süresini okuyarak mukabele eder. Taziye sahipleri misafirlerin yanına giderek el sıkışırlar, gelenler başsağlığı dileyerek sabır telkin ederler. Gelen misafirlere taziye evinde bulunan çay ocağından, çay servisi yapılır. Bu ve benzeri hizmetler, genellikle gençler tarafından ifa edilir. Çaylar içildikten sonra misafirler vedalaşır, kapıya kadar uğurlanırlar. Taziye evine ilk iki, üç gün akraba ve komşular yemek getirirler. Bu yemeklerin çoğunluğu taziye evine erkeklerin bulunduğu yere gönderilir. İl dışından gelenler, ölü yakınları veya yakın komşular tarafından geceleyin misafir edilir. Bingöl'de erkekler için camilerin altında veya yanında Taziye Evleri bulunurken, kadınlar için ise vefat edenin evinde taziye geçiriliyor. Konu hakkında görüşlerine başvurduğumuz bölgenin tanınmış âlimlerinden ve İTTİHAD üyesi Molla Sahap Korkutata, taziyenin temelinin islamdan geldiğini ve mutlaka korunması gereken bir sünnet olduğunu dile getirdi. TAZİYELER İSLAMİ BİR KURALDIR Taziyelerin temelinin sünneti seniyyeden geldiğini ifade eden Molla Sahap Korkuta, taziye geleneğinin İslami bir terbiye metodu olduğunu vurgulayarak, “Taziyenin esası İslami bir adaptır ve sünnettir. Resullullah(s.a.v)'den günümüze bu sünnet işlendi. Taziyenin temeli İslam olduğu için bugüne kadar bu sünnet korundu. Dert sahibi insanların yanında olarak, onları teskin etmekte İslami bir kuraldır. Bingöl'ün de dini hassasiyeti daha fazla olduğu için bu kurala sahip çıktı. Bingöllüler taziyeler vasıtasıyla birbirini daha fazla tanıyor. Sıkıntısı olan kişi taziyeler aracılığıyla ikili ilişkilerini güzelleştirip sıkıntılarını giderebiliyor. Taziyelerin taziye sahibi haricinde müminleri birbirleri ile kaynaştırıcı rolü vardır. Taziyeye akraba, eş ve dostların mutlaka iştirak etmesi gerekiyor. Bingöl ili bir köy gibi oldu. Taziye ile birlikte herkes birbirini tanıyor. Halk taziyeleri bir borç olarak biliyor” dedi. BİNGÖL'DE TAZİYELER KURUMSALLAŞTI Taziyelerin Bingöl'de kurumsallaştığını belirten Korkutata, “ Bu işin bir yöneticisi olmadığı halde taziye sünneti kurumsal olarak devam ediyor. Biri sıkıntıya gidince herkes el birliği ile onun sıkıntısını gidermek için çalışıyor. Taziyelere ölçülü gitmek gerekiyor. 3 günden fazla taziyelere gitmemek gerekiyor” diye konuştu. BATI DÜNYASINDA TAZİYE KÜLTÜRÜ YOK Küfür dünyasında taziye kültürünün olmadığını vurgulayan Korkutata, doğudan batıya kaydıkça bu kültürün giderek önemini yitirdiğini söyleyerek, “Taziyenin cemiyete de çok büyük faydaları var. Nesli, İslami kültürle eğitici bir merkez haline geldi. Taziyeler İslami bir kuraldır. Küfür dünyasında taziye kültürü yoktur. Batıda taziye kültürü yok denilecek kadar azdır. Buda İslami yaşantıyla alakalıdır. Biri düştüğünde kimse onu yerden kaldırmıyor. Kimse bir diğerinin sorunu ile ilgilenmiyor. Haliyle bu taziyelere de yansıyor. Bu İslami bir terbiye ile alakalıdır. Ayrıca Türkiye halkı olarak en çok Suriyelilere destek verenler yine doğu ve güneydoğu halkıdır. Doğu halkı da İslami yaşantısından dolayı kardeşlerine kucak açmıştır” şeklinde konuştu. YORUM YAZIN ![]()
|
|