Rektör Çelik: 'Kişiler değil sistem konuşacak' | HABER YORUMLARI

kişiler değil sistem konuşacak. sayın rektör sizden başlayalım isterseniz, siz yazılı bir sınav sonucu mu rektör olabildiniz, sizinle aynı konumda olan hatta belki sizden çok daha bilimsel çalışmaları ve başarıları olanların sizden eksiği neydi ki onlar rektör olamadı da siz olabildiniz? neyse madem samimi ve dürüstsünüz o halde üniversitede yapılacak gyud sınavlarında sadece yazılı sınav sonuçlarındaki başarı puanlarına göre atamaları gerçekleştirin. haydi buyrun, komisyonunuza emir verin, yazılı puandan kim ne aldıysa mülakatta da o puanı verse

Tamamen yalan. En son ataması yapılan Genel Sekreter Yardımcılığı kadrosuna hangi kritere göre yada hangi vakfın mensubu olan kişilerin telkini ile yapıldı. 'Kişiler değil sistem konuşacak' lafı sadece göz boyamaktan ibarettir.
Sınav görevlendirmelerini bile adaletle sağlayamıyor. 'Kişiler değil sistem konuşacak' diyor. Ne büyük tezat.

Bu rektörün yukarıda söylediği her şeyin palavra olduğunu açıkça söyleyeyim. Bir yılı doldurmasına karşılık üniversite içerisinde hiç bir başarısı yok. Tek başarısı genel sekreterini kısa zaman içerisinde prof. lüğe yükseltmek oldu. Genel sekreter olan şahsın yönlendirmesi ile tüm akademiyi karşısına aldı. Önce üniversite lojmanlarından hocaları atma ile tehdit etti. Onu yapamayacağını anlayınca bu defa akademik kriterleri orantısız bir şekilde artıran bir yönergeyi senatoya getirmek oldu. Getirilen yönerge ile bütün akademisyenlerin önü

At babam at yazılanların üzerinden 9 ay geçmiş. 6. Nesil savaş uçağı parçası geliştirecekmiş.

Kadro vermek bir lütuf değil bir özlük hakkı ise, ilahiyat olan eski rektör bazı çalışanların haklarına neden girdi? Yönetici ilahiyatçı olunca kul hakkı yemek helal mı?

Eski rektörün, rab (terbiye eden) da benim ilah (rızkı veren ve rızkı kesen) da benim tavrından sonra yeni rektörün 'Kadro vermek bir lütuf değil, bir özlük hakkıdır.' yaklaşımı arasındaki farkın ne kadar büyük olduğunu ancak haksızlığa uğrayanlar bilir.

önclikle neyi Rektör görevi hayırlı olsun dilerim.Bingöl ünversitemizde en azında bir kaç bölüm daha olaması ünversiteyi kalite daha artar su an en aşta ilk okul sınıf öğretmenliği bir eksikliktır.daha sonra Tıp fakültesi olması daha sonraki iş diye biliriz,selam ve dua ile...

Bingöl üniversitesi PİKOM övünüp ötüyor.arıcıların bir kaçı tüm ballarının içinden seçtiği en iyi balı yarışmaya götürüyor en iyi bal seçiliyor bu gayet normal.tarım il müdürlüğü gidip denetliyor analiz ettiriyor aynı marka bal tam tersine analizden geçmiyor.hala üniversitedeki cihazları çalıştırabilen akademisyen yok.bir çete oturmuş üniversiteyi laf cambazlığı ile oynatıyor.bazı proflar kendi ekibini kurmuş bekliyor her birimde bir dahaki dönemde rektörlük çalışması.üniversiteyi kendi işyeri gibi gören zihniyet var bunun derhal önü

Bütün bunları Myo da Oğr.Gor Fatma tabakla mi , Uğur Yurtcanla mi, Burak Yilmazla mi, Müge Yurtcan lami yapacaksın kıymetli Rektör bey

Gerek ülke gerekse bilgöl ili olaran en buyuk sikintimiz sisteme uyulmamak , buda tarihten gelen bir gelenek, hedefler yeni yüzyila uygun tusas aselsan gibi buyuk projelerde calismak gurur verici ozellikle kompozit malzemeler ve celik alasimlarda calismalar yurutebilir