Efrayim'in nefesi hepimizin imtihanıdırBingöl'de, küçücük bir bebek yaşamla ölüm arasındaki ince çizgide nefes alıyor. Adı Efrayim Gökalp. Henüz 7 aylık. Daha konuşamadan, yürüyemeden, çocukluğunu yaşayamadan ölümle sınanıyor. Çünkü Efrayim, dünyanın en acımasız hastalıklarından biriyle, SMA Tip-1 ile mücadele ediyor. Ve bu mücadelede en büyük engeli para! Tam 2 milyon dolar değerindeki hayati ilaç. Oysa bu hastalıkta zaman, en güçlü düşmandır. Çünkü SMA Tip-1, bebeklerin kaslarını bir bir susturur. Önce emme refleksini, sonra oturmayı, sonra nefes almayı alır elinden. Bir gün gelir ki, anne babasının gözleri önünde küçücük bir beden nefes alamaz hale gelir. Ve saatler, günler, geri döndürülemez şekilde ilerler. Efrayim'in annesi kanserle mücadele ediyor, babası konuşma güçlüğü çekiyor. Yoksullukla kuşatılmış bu aile, böylesi dev bir yükün altında nasıl dayanabilir? Bu sorunun cevabını herkes biliyor: dayanamazlar. Onlar sadece seslerini yükseltmeye çalışıyor. Çırpınıyorlar. Ama sesleri yetmiyor. Bugüne dek duyarlı yürekler bir araya geldi. 12Bingölspor bilet satışıyla destek verdi. Bingöl TSO Başkanı Kadir Çintay, çıktığı yayında iş insanlarını arayarak kampanyayı büyütmeye çalıştı. Kebapçı Bedri Usta, Cengiz Bingöl ve ismini sayamadığımız daha nice hayırseverler ellerini taşın altına koydu. Halk, imkânları ölçüsünde katkı sundu. Allah katkı sunan herkes binlerce kez razı olsun. Ama bütün bu çabalara rağmen kampanya yalnızca yüzde 9 seviyesine ulaşabildi. Bu tablo bize bir şeyi haykırıyor: Bu yük, halkın omzuna bırakılacak kadar hafif değil. Efrayim'in yaşaması için devlet büyüklerinin, siyasilerin, yerel yöneticilerin, kamunun ve bütün kurumların harekete geçmesi gerekiyor. Bir seçim meydanında, bir siyasi kavganın gölgesinde yükselen sesler kadar güçlü bir ses çıkarmak şart. Yine de unutmamalıyız ki, bu 2 milyon dolar bir şehir, bir ülke için imkânsız bir rakam değil. Eksik olan tek şey, toplum olarak göstereceğimiz duyar ve bunu başarableceğimize dair inancımızdır. İnsanlar günlük hayatlarında kafelere, eğlencelere, yemeklere milyonlarca lira harcıyor. Eğer aynı hassasiyeti bir çocuğun hayatını kurtarmak için gösterirsek, bu rakamın çok daha fazlasını kısa sürede bir araya getirebiliriz. Ve elbette devlet erkanı da elini taşın altına koymalı; sosyal medya hesaplarından paylaşmalı, kamuoyunu bilgilendirmeli. Bu bir ayıp değil; aksine insanlığın ve vicdanın gereğidir. Şunu unutmayalım: Bir çocuğun yaşaması, dağıtacağımız Ramazan kolilerinden daha kıymetlidir. Bir çocuğun yaşaması, inşa edeceğimiz camilerden daha kıymetlidir. Bir çocuğun yaşaması, elde edeceğimiz siyasi ya da bürokratik makamlardan katbekat daha kıymetlidir. İslam bize en büyük sorumluluklardan birini hatırlatır: “Kim bir canı kurtarırsa, bütün insanlığı kurtarmış gibi olur.” (Maide, 32). İşte bugün o kurtarılacak can, Bingöl'de nefes almaya çalışan Efrayim'dir. Bir çocuğun hayatı, dünyalara bedelken; makamlar, koltuklar, projeler, Ramazan kolileri, hatta koca yapılar ve inşaatlar kıymetsizleşir. Çünkü Allah katında mazlumun duası, çaresiz bir annenin gözyaşı, küçücük bir bebeğin nefesi her şeyden daha değerlidir. Bugün bizlere düşen, sorumluluktan kaçmadan bu sese kulak vermektir. Elimizi uzatmak, gücümüzü paylaşmak, kapılarımızı açmaktır. Siyasiler, bürokratlar, iş insanları, kurumlar, STK'lar… Bu çocuğun nefesi için şimdi seferber olma vaktidir. Çünkü yarın çok geç olabilir. Şunu unutmamalıyız: Efrayim'in nefesi hepimizin imtihanıdır. Onun yaşaması, sadece bir bebeğin kurtuluşu değil; bir toplumun vicdanını diri tutması, bir ümmetin kardeşlik görevini yerine getirmesi olacaktır. Bugün imkânlarımızla, dualarımızla, desteğimizle Efrayim'in yanında duralım. Çünkü onun gözlerindeki ışık, aslında hepimizin insanlığını aydınlatacaktır. Ben, "Vereceğimiz bizi fakir etmez! Ama Efrayim'i yaşatabilir! İnanın ve harekete geçin!" diyerek bilgilerini buraya bırakıyorum.
YORUM YAZIN ![]()
|
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ 04 Ekim 2025 Cevdet Yılmaz neden temkinli?01 Nisan 2025 Bir barış elçisi geçti Bingöl'den…08 Kasım 2024 Algılar ve olgular!14 Eylül 2024 Bingöl'e uzay üssü ve gözlemevi yapılsın!
|