KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
30 Nisan 2024 Salı
°C
Hakim Bayraktar
bingolonline@hotmail.com

Bingöl'de körlük salgını…

17 NİSAN 2024 ÇARŞAMBA 14:51
29
3156
5
AA aa

Adı bilinmeyen bir ülkenin adı bilinmeyen bir şehrinde araba kullanmakta olan bir adam trafik ışıklarında beklerken aniden kör olur. “Beyaz körlük” diye adlandırılacak olan bu hastalığın ilk kurbanı olmuştur.

Karanlığın değil, sonsuz bir beyazlığın içine çekilmiştir; kendini bir "süt denizinde gibi" hissetmektedir. Beyaz körlük, bir salgın haline gelerek önce bir oto hırsızına, sonra bir göz doktoruna, sonra da bir hızla başkalarına bulaşır.

Kör olanlar hükûmet yetkilileri tarafından bir akıl hastanesinde karantinaya alınır. Onlara, ülkenin geleceği için bu fedakârlığı yapmaları gerektiği söylenir. Ancak güvenlik güçleri, körler ile temas etmekten çekindiği için içeride kontrolü sağlayamazlar. Bu nedenle dışarısı ile tüm bağları kesilen körler ölüme terk edilirler ve zor koşularda bir yaşam mücadelesi vermeye başlarlar.

Ve tuvaleti gelen bir kör, tuvaleti bulamayınca “Ulan burada tuvaletimi yapsam kim görecek ki?” deyip bir köşe pisliyor. Sonra tuvaleti gelen diğer körler de o kokuyu referans alıp oraya pisliyor ve ortalık pislikten geçilmez hale dönüşüyor.

“Körlük” adlı romanın özetinden bir kısım bu şekilde.

Kimse görmüyor diye gerçek yüzünü ortaya çıkaran insanoğlu, maalesef günümüzde de varlığını sürdürüyor.

Bu hikâyenin Bingöl ile ilgili kısmı nedir?

Şöyle ki, havaların ısındığı şu günlerde birçok kimse şehrin doğal güzelliği olarak nitelendirilen alanlarına akın eder durumda. Kimi şehri izlemek için Az Tepesi'ne çıkıyor, kimi Çır Şelalesi'ne gidiyor. Artık piknik yapmak için de uygun zamanlar başladı.

İşte sorun tam da burada başlıyor.

Az Tepesi'ne, Çır Şelalesi'ne, hülasa piknik alanlarına gidiliyor ve orada bir şeyler yenip içiliyor. Ve birileri, nasıl olsa kimse görmüyor diye oralara çöp atıyor ve ardından gelenler de o çöpü referans alıp nasıl olsa kimse görmüyor diyerek onlar da atıyor ve bu güzel mekanlar kısa sürede çöp yığınına dönüşüyor.

Sanırım ilgili kurumlar da “Nasıl olsa bir daha kirletecekler” deyip onlar da temizleme cihetine gitmiyor ve memleketin en güzel yerleri böylesine duyarsız, böylesine fütursuzca kirletiliyor.

Çevreyi bu denli kirletenlerin evlerinde nasıl olduğunu da merak etmiyor değilim. Evde de su içip şişesini odanın ortasına mı atıyorlar? Ya da abur cubur yedikten sonra ambalajlarını etrafa mı savuruyorlar?

Yeri geldiğinde Müslümanlığımızla övünüp “Temizlik imandandır” diyoruz ama görünen o ki, bunu yapanlar pek de imanlı sayılmaz!

Bu kültür meselesidir. Evini temiz tutan, evinde tertip düzeni olan, yaşantısında bir disiplin kazanmış olan hiç kimsenin etrafı kirlettiğine şahit olmadım.

Bu tür insanlar, çarşıda dolaşırken eline dolanan bir çöpü bile ya cebine atıp ovayı gördüğünde atar, ya da kovayı buluncaya kadar elinde taşırlar.

Eskiden Bingöl'ün hemen her mahallesinde gelenekti; bayram arifelerinde mahallenin kadınları ellerinde süpürgeyle sokaklarını süpürür, evinin içi kadar kapısının önünü de temiz tutardı. Ne yazık ki bu kültür de kalmadı artık. Eskiden mahallesini temizleyen insanlardan, elindeki çöpü sokağa atan insanlara dönüştük.

Bir de bu çirkefliğine “Belediyenin işi ne? Gelsin temizlesin?” mantığıyla kılıf bulmaya çalışan tipler var. Ama sorsan medeniyiz, akıllıyız, ahlaklıyız, temiz ve imanlıyız!

Memleketin çöple imtihanı, tıpkı romanda anlatılan körlerin “nasıl olsa kimse görmüyor” mantığıyla pislemelerinin bir diğer versiyonu…

Körlük salgını memleketin dört bir yanını sarıyor ama tedavi için Bingöl Devlet Hastanesi'ne götürelim desek, göz doktoruna randevu da alınamıyor.

Sorunumuzun ana konusu görmemekte ısrarcı körler olsa da, bunca isyanı duymayan sağırlar da yok değil! Kulak Burun Boğaz Polikliniği de aynı sorunu barındırdığı için komple hastalığa devam….

Biz söylemiş olalım da…. Varsın ahlakını çöpe atanlar çevreyi kirletmeye devam etsin.

Hem bakarsın Cuma hutbelerinde, okullarda bu konuda bir bilinç oluşturma çabası başlatılır. İlgili kurumlar bir temizlik seferberliği başlatır.

Ne güzel bir söz değil mi?

“En güzel temizlik, kirletmemektir”

Sağlıcakla kalın...

 

 

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
Misafir Kullanıcı (@Misafir_109122)
19 Nisan 2024 Cuma 00:06
İnsanlığın, toplum halinde yaşamanın, dinin, hukukun, kültürün, herşeyin temel harcı ahlaktır. Bir devlet kapısında bir güvenlikçi, bir kaloriferci, bir temizlikçi olarak işe alınmanın siyaset kapısından geçmeden mümkün olamamanın bir ahlak yoksunluğu olduğunun farkında olmayan bir toplumda 'Halla halla bu müslüman memleketinde bu Az Tepesi niye çöplük halinde' diye şaşkın şaşkın sorar dururuz!
Misafir Kullanıcı (@Misafir_109113)
18 Nisan 2024 Perşembe 17:39
Çok doğru bir tespit. Allah yardımcımız olsun.
Misafir Kullanıcı (@Misafir_109108)
18 Nisan 2024 Perşembe 14:37
Yeni mahallede hala kapıların önünü süpürürüz kapıların önünde oturur gunesleniriz bir azlı olarak az tepesininde temiz olmasını istiyorum geçen yillarda az tepesini azlilar gidip temizlediler kamyon kamyon çöpler çıktı lütfen gidip yiyip içip etrafı pislemiyelim nasıl görmek istiyorsunuz öylede bırakın lütfen...
Misafir Kullanıcı (@Misafir_109105)
18 Nisan 2024 Perşembe 11:51
'En güzel temizlik, kirletmemektir' çok beğendiğim bir söz, kaleminize sağlık
Misafir Kullanıcı (@Misafir_109101)
17 Nisan 2024 Çarşamba 20:27
Hâkim bey öncelikle tebrik ediyorum temizlik ve Müslümanlık konusunu bu denli güzel anlatmışsınız, üzülerek belirtmeliyim ki temizlik imandandır cümlesi geçmiş zamana ait olarak kalmış. şimdiki zamandan ise Müslümanlığımiz neyse temizligimizde onun göstergesidir. Doktorlar konusunda artık bizler söylemekten utanmaya başladık ama makamlarda olanlar körleri ve sagirlari oynuyor kısaca memlekete yaşayanlar kimsenin umurunda değil
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın