KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
20 Nisan 2024 Cumartesi
17 °C Parçalı bulutlu
Hakim Bayraktar
bingolonline@hotmail.com

Işte böyle bir şehirde yaşıyoruz!

20 TEMMUZ 2015 PAZARTESİ 13:09
0
8959
16
AA aa

Her defasında klavye başına geçtiğim de “Bu şehrin güzelliklerini yazayım” diyorum ancak ne hikmetse, her dokunuşta tuşların küskünlüğünü hisseder, hatta “Ne güzelliğimiz olduğunu sen bile söyleyemiyorsun değil mi?” sorusunu işitir gibiyim.

Aslında dili olmayan ama bize dil olan klavyenin bu hissiyatını haksız da görmüyorum.

Klavye üzerini süsleyen tuşların yönelttiği bu soruya yanıt arıyorum. Tuşlara inat bu aziz şehrin tarihi, kültürel ve doğal miraslarını yazayım istiyorum. Hatta elim değmişken kamu hizmetlerinin devasa boyutlara ulaştığını(!), hızlı çalışan bir bürokrasinin azmini(!) ilmek ilmek dokumak istiyorum bu sayfalara. Ama yapamıyorum.

Sorun benim duygularımda ya da klavyede değil!

Mesele, ‘Hayal dünyamızın ürünlerini ya da romanlaştırılmış bir memleket aşkını yazmak' da değil. “Doğa harikası Yüzen adalar, bedeni rahatlatan kaplıcalar, doğaya ahenk katan Peri Çayı, ciğerlere hayat veren ormanlar, asil bir akıntıyla yaşam öykülerine acı-tatlı anılar yazan Murat Nehri… vs.” yazarak kendimizi avutalım mı?

Peki, ya gerçeklerimiz?

İşsiz gençler, hantal bürokrasi, mühendislikten uzak bir kafa yapısıyla uygulamaya sokulan projeler ve bu sayede heba edilen milli servet, memleket eksenli olmak yerine birey eksenli bir kısır döngüyle ilerlemeyi unutan siyaset anlayışımız…

Bunları vicdanımızın hangi köşesine koyacağız?

Şehirlerarası yollarımız berbat bir halde iken, Kervansaray Kavşağı'nda her gün kaza riski oluşturan ancak aylardır tamir dahi edilemeyen koca çukurlar halen doldurulup onarımı yapılamamışken,

Yıllardır bitirilemeyen ve mühendislik harikası(!) olarak ödül alması gerektiğini düşündüğüm Bingöl-Genç yolunda yaşanan kazalara rağmen çalışmalar hayal ürünü olmaktan öteye geçememişken,

Köprü inşaatının gecikmesine sebep olan çevre yolu bağlantısı halen bir arpa boyu ilerleyememişken,

Şimdiden yapmak varken köprüyle aynı anda yapılacak olan Asri mezarlık önündeki alt geçit inşaatına başlayamamışlarken hangi güzellikten bahsedelim?

Şehrin göbeğinde yükselen binalara bakan her vatandaşın “Yazık! Çarşıyı açmak yerine kutu gibi binalarla şehrin geleceğini yok ettiler! Oysa bunların altında işyeri olsaydı Bingöl'e çok daha faydalı olurdu, çarşı genişler, hem vatandaş, hem esnaf, hem de memleket kazanırdı” sözlerini işitiyorken, “doğal güzelliklerimiz var” demek derdiğimizi hafifletmeye yetecek mi?

Yatırımcının gelmediği, vasfını yitirmiş orman arazilerinin yatırıma açılamadığı, toptancı ve mobilya showroom mağazalarının tek merkezde toplatılıp hem çarşının rahatlatılması, hem de esnafın büyümesinin önünün açılmasının sağlanacağı çalışmaları halen fikirsel olarak tartışmaktan öteye geçemiyorken, memleket aşkına dair şiirler yazmamızın ne faydasını göreceğiz?

Gençleri işsiz ve mesleksiz olduğu, yoksulluğun demir attığı, yapılan tek yatırımın kafeterya ve dürümcü açmak olduğu bu şehirde üretime dair bir çalışmanın varlığından söz edemiyorken, Peri Çayı'nın hangi yöne aktığını söylememizin kime ne faydası olacak?

Okuma-yazması dahi kıt kanaat olan, bırakın proje üretmeyi, kendini dahi ifade edemeyenlerin siyaset mekanizmalarında aktif rol aldığı ve şehrin kaderine imza attığı bu topraklarda “İktidarın nimetlerinden faydalanamıyoruz. Gelişemiyor ve büyüyemiyoruz” dememiz ne kadar gerçekçi olacak?

Her bayramda memleketine gelen yurttaşlarımızdan “Bingöl hiç değişmemiş. İnsan utanıyor! Diğer iller almış başını gidiyor, Bingöl yine eski Bingöl. Ne bir yatırım var, ne bir üretim, ne de şehirde fiziksel bir değişimi..!” sözlerini duyduğumuzda cevap veremiyor ve “haklısınız” demekten öteye geçemeyip başımızı öne eğmek zorunda kalıyorken, maden yataklarımıza dair methiyeler dizmemiz vicdanımıza ferahlatacak mı?

Ağır aksak yürüyen ve kendi içine kapanık bir siyaset mekanizmasını, hantal yapısıyla vicdanlarda ‘verem' hastalığına vesile olacak bürokrasiyi, çaresiz ve uzanacak bir el bekleyen iş dünyasını, işsiz ve çaresiz gençleri bir kenara bıraktım..!

Tarihi, kültürel ve doğal güzelliklerden bahsettim ya! Onlara da değineyim ve çok basit bir soru yönelteyim;

Bingöl'ün hangi güzelliğinden haberdarsınız? Ya da adını bildiklerinizi gördünüz mü? Hatta daha basit olsun diye “Bunlardan kaçı hakkında detaylı bilgi sahibisiniz? Bingöllü olmayan biri sorduğunda Bingöl'ün hangi güzelliğini detaylarıyla anlatabilirsiniz?” diye sorayım.

Birçoğumuzun ‘Kaplıcalar, Yüzenada, Güneşin doğuşu ve Kral Kızı Kalesi' demekten öteye geçemediğinizi duyar gibiyim!

Bu konuda ilin doğal, kültürel, sosyal ve tarihi varlıklarının tanıtıldığı, düğün ve cenaze törenlerinin nasıl olduğunun işlendiği, folklorik değerlerinin ele alındığı, manilerinin, yemeklerinin, türkülerinin aktarıldığı bir kitapçık ve CD hazırlamak, bunu halka ulaştırmak, okullarda öğrencilere bunu aktarmak gibi bir görevi bir türlü hatırlayamayan İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nden ne kadar haberdarız?

Bingöl Valiliği'nin ya da ilgili kurumun bu konudaki çalışmasını göreniniz var mı? Şehir müzesi ihtiyacını karşılamak adına sürdürülen sessizliği ise bahse konu bile etmiyorum! Fırat Kalkınma Ajansı ve Yaşam İçin Sivil Toplum Derneği'nin materyalleriyle Bingöl'ü tanıtma çabasında olan bu şehirde kendimizi anlatıp tanıtamadığımızdan yakınıyorken, işsizlik, yatırım eksikliği ve kamu hizmetlerindeki sorunları tartışmamız sizce de biraz afaki olmuyor mu?

Evet! Her yönüyle yamalı pantolon tanımlamasından öteye geçmeyen bir şehrin bireyleri olarak “Nasıl bir şehirde yaşıyorsunuz?” sorusuna, “İşte böyle bir şehirde yaşıyoruz” diyebiliyorum.

 

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
Misafir Kullanıcı (@Misafir_44856)
01 Haziran 2019 Cumartesi 23:32
sayın editör eğer yazdığım yazıları yayınlar iseniz size ilerleyen zamanlarda sağlık, milli eğitim, milli emlek,bayındırlık ,dsi vs. yazıları yazarım çünkü bingöl 20 yıl önce daha iyi yönetilyordu..
Misafir Kullanıcı (@Misafir_44855)
01 Haziran 2019 Cumartesi 23:26
pardon gitmeden önce , doğum hastanesinin bulunduğu bölgeden yola kıvırıp getirip berti otel kavşağına bağlamak ne akıl bence çevre yolu ,kuzey çevre yolu olmalı ve topalan köyü ile yado çeşmesi arasında uygun bir noktda karşıya atılarak , kervansaray bölgesinde bağlantı sağlanmalıdır..sayın editör ara ara fikrimi sizinle sanal ortamda paylaşacağım. ha özellikle belirteyim encümen başkanımız sancaklı beyefendiyi bilgilendirin de bu işe kafa yorsunlar .masraflı mı oluyor diyen var ise erzican ve tunceliye baksınlar...belki hemen yaptırmak zor olabilir en azından proğrama aldırsınlar ..selam
Misafir Kullanıcı (@Misafir_44854)
01 Haziran 2019 Cumartesi 23:19
lastiklerini yıpratsın en önemlisi zamanı boşa gitsin ..işte yerel yöneticiler burdsa devreye girmeli şehir giriş ve çıkışlarını kendisi projelendirip karayollarına onaylatmalı..bence eski sancak yolu üzerinde kadran deresinde bulunan köprü yeniden yapılandırılmalı, ikili gidiş ve gelişli köprü yapılmalı ki kurudere kavşağından bingöl e daha kestirme bir giriş olacaktır..bu projeyi yerel yöneticiler ve il encümenleri o bölge halkıyla baraber mutlaka diretmeli dedi ve gitti
Misafir Kullanıcı (@Misafir_44853)
01 Haziran 2019 Cumartesi 23:13
viyadüğün bağlanacağı yerdeki yatırımcı ne olacak..yanlarından havada bir geçiş olacak..yada yer seviyesinde yapılacak bağlantı da mevcut kavşak yeterli mi..bana göre bu haliyle yeterli değil en az ,iki katına çıkarılmalı..ayrıca eski sancak yolu ne olacak. kapanacak mı..eğer kapanacak ise neden halkımız bingöl e girmek için onlarca kilometre yol yapmak zorunda kalsınlar.. bu milli servet değil mi..niye bu kadar akaryakıt yakmak zorunda kalsın, last
Misafir Kullanıcı (@Misafir_44852)
01 Haziran 2019 Cumartesi 23:09
kimsenin yapılan ve yapılacak olan yollara itirazı yok, çünkü yol ve alt yapı medeniyettir.. ancak bu yapılan katliamdır.. hanginiz gidip ordaki köylüler ile görüştünüz..köye köylüye hayvanlara suya tabiata bir zararı var mı ..yada ey köylüler bu işten memnunmusunuz sixe ve hayvancılığınıza bir zararı oldu mu diye....varsayalım çevre yolu bir gerekliliktir..peki nerden başlayıp nerde bitecek..hangi kavşağa ve nerden bingöle bağlanacak..yapılacak kavşak viyadük şeklinde mi olacak, yoksa yer seviyesinde mi bağlanacak..eğer viyadük şeklinde olacak ise ,
Misafir Kullanıcı (@Misafir_44850)
01 Haziran 2019 Cumartesi 23:02
sayın editör, sizinle bir fikrimi paylaşmak istiyorum..kığı-sancak-bingöl bağlantılı yeni bit çevre yolu yapılıyor..bu yolun projesini kim nerde ve ne zaman çizmiş..bingöl ün hangi brökratı bu işi biliyor..Allah aşkına bu nasıl bir proje. geçtiği bütün güzergahları yok ediyor..kadran dene bölgeyi tamamen yokjettiler..kendimizi bildik bileli yaz gelsin kadran salatalığı çıksın da doya doya koklayalım ve yiyelim..el fatiha,,,iki yıldır yapılan bu çalışmayı hangi bingö sevdalısı takip etti doğru mu yanlış mı diye..yaptıkları doğa katliamı cabası..
Misafir Kullanıcı (@Misafir_44843)
01 Haziran 2019 Cumartesi 22:18
çok yakınlarda yüreğimizi ciğerimizi parçalayan iki tane gencecik kızımızın suya kapılması....ne çabuk unuttunuz,,,,vicdanı olan herkes bir an önce oraya viyadük yapılması konusunda bastırsın..kamulaştırma mı yapılacak ,arsa sahiplerine başka yerden arsa mı takas edilecek..bir an önce hem yayalara hemde araçlara viyadük yapılsın ve o savilerin ismi verilsin..yüksek korumalı viyadük olsaydı o canlarımız yaşaycaktı...hemde üçüncü bir giriş olur şehre ki trafikte kısmen rahatlar....
M.Fuat Öğün (@Misafir_19286)
21 Eylül 2015 Pazartesi 14:02
Yazarımız güzel bir konuya temas etmiş.ancak cumhuriyet tarihinden bu güne.Bİngöl il olalı şimdiye kadar güzellikleri tabii ve tarihi varlıklarda arayamamış bir insan topluluğudur.ÇÜnkü il olmadan önce ve sonra hep bu halka zoraki itaat ve yaşam telkin edilmiştir. 80 yaşındaki adama sorarsan sen en mutlu hayatında nelerden bahs edebilirsin diye onun verdiği cevap dağ başında yalnız kalıp uzayı seyretmek olacaktır. Çünkü onun tarihinde hep işkence azap ve Varlığı kabul edilmeme devletten,jendermeden memurdan kaçmanın marifeti vardır vesselam
N. yayan (@Misafir_19193)
25 Ağustos 2015 Salı 11:43
Hakim bey buradan ilk olarak belediyeye seslenmek istiyorum.
Şehirdeki huzuru refahıda ancak yerel yönetimin talebiyle yerine getirilebilir
Neden Bingöl halkı dayamayıp alt yapı tamamlansın diye. Serdar başkanın döşediği arnavut taşları yerinde yeller esiyor biri yapar öteki bozar.
Doğuda bulamadığımızı batıya gidip çakallar gibi seyrediyoruz
Yücel başkan çift üniversite okumuş biri Almanyada adam olup buraya gelip çaka satanlara Bingöl halkının ihtiyacı yk
Nedense sigorta şirketlerileride zam üstüne zam yaptı ve batıya ilgiyi çekelm diye...
murat baz (@Misafir_19159)
16 Ağustos 2015 Pazar 16:50
yıllarca iktidar yanlısı politika izleyip yapılanları görmezden gelmeniz ve yapılmayanları örtbas ettiğinizi biliyoruz. Sizde haklısınız!!! yerel gazete tiraj ve reklam gelirleri sağlayamadığından en kısa yol 'devlet desteği a ses çıkarma ayakta övücü haber yap parayı al ' Şu soruyu sormak istiyorum sayın Değişgeç ne oldu BASIN İLAN KURUMU cülus bahşişinizi mi kesti de iktidar aleyhi yazılar yazmaya karar verdiniz ?
Misafir Kullanıcı (@Misafir_44849)
01 Haziran 2019 Cumartesi 22:56
@murat baz sizde haklısınız kardeşim ama duyarlı değilsiniz..siz kaç defa hangi ortamda yüksek sesle bu memleketin sorunlarını dillendirdiniz..emin olun ki bu memleketin bir ferdi olarak hiç birimiz ne istediğimizi doğru yerde doğru zamnda diie getiremiyoruz,,yinede fikrine saygılıyım
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın