Herkesin maskesi düştü!..

Soykırımın 45. Günü geçti. Filistin'de yaşananlara dünya hala sağır ve dilsiz. İsrail dünyanın gözünün içine baka baka katliam yapıyor.

Bu savaş bir turnusol kâğıdı gibi herkesin gerçek yüzünü açığa çıkardı. Dünya, insanlık ve İslam alemi büyük bir sınavdan geçiyor. İyi ile kötünün, doğru ile yanlışın, adalet ile zulmün, ırkçı olan ile ümmetçi olanın, medeni ve uygar olan ile olmayanın, insan ile hayvan olanın sınavı...!

ABD Başkanı Biden, “Siyonist olmak için Yahudi olmak gerekmiyor” dedi. Senin için bu doğru. Biz de “Siyonizm ve Gazze'de yaşanan zulmün karşısında durmak için sadece Müslüman olmak değil, insan olmak yeterlidir!.. Siz insan değilsiniz” diyoruz.

Almanya Başbakanı Olaf Scholz, İsrail'in demokrasi ile yönetildiğini, insan haklarına ve uluslararası hukuka bağlı ve buna göre hareket eden bir ülke olduğunu, söyledi.

İnsanın aklı almıyor. Adamlarda Yahudi kompleksi bitmemiş, katilini sevmek buna derler.

İsrail'in, Gazze'de yaptığı dehşet verici soykırımı görmezden gelen Avrupa Parlamentosu, İsrail'in kayıpları için saygı duruşunda bulunmuş. Bu iki yüzlüler, insan haklarından söz eder, medeniyetten söz ederler! Vay be…

Tükürün bu zalimlerin hayasızca yüzüne… Tüküreyim sizin medeniyetinize!..

SON DURUM

İsrail'in 7 Ekim 2023 tarihinden beri, çoğu mülteci kamplarında hayata tutunmaya çalışan bir avuç insanın üzerine çocuk, kadın, sivil, asker ayrımı yapmadan günlerdir bomba atıyor, üstelik hastane ve okulları da özellikle bombalıyorlar. 5 binin üzerinde çocuk, yaklaşık 11 bin insan hayatını kaybetti, binlerce yaralı var. Kara harekâtına zemin hazırlamak, Gazze'yi tamamen işgal etmek ve onları göçe zorlamak için Şehri harabeye döndürecekler.

BUNLARIN SİCİLİ BOZUK

Daha önce ABD olarak NATO'yu da yanına alarak, Nükleer silah var, İkiz kuleler bahanesiyle Afganistan'ı 20 sene boyunca bombalayıp, binlerce insanı öldürüp, milyonlarca insanı yerinden ettiler. BM raporuna göre ABD VE NATO'nun Afganistan'da bombaladığı milyonlarca sivillerden ölenlerin yüzde 45'i çocuklardı.

İslam ülkelerindeki tüm terör örgütlerini kuran ve yöneten, Siyonist destekçisi Avrupa'nın da sicili bozuk: Avrupa, özellikle Fransa, ABD silahlandırdığı Suudi Arabistan ve BAE'nin Yemen'de BM verilerine göre 400 bin insan öldürüldüğü, 13 Milyon kişiyi de açlıktan ölmeye mahkûm etmiştir. İnsan ancak bu kadar alçalabilir.

DÜNYA NE YAPIYOR

BM'lerin etkisiz kararı, bir kısım Arap ve Müslüman ülkelerin göstermelik kınama tepkisi dışında, bu cinayetlere dur diyen güç yok. Rusya bu oyunun bir parçası. Ukrayna hesabı peşinde.

Boyunlarından bağlı liderler.

ABD ve Avrupa ülkeleri, hiçbir dönemde savaş, haksızlık ve zulüm karşısında hiç bu kadar açıkça yanlı tavır koymamışlardı. Eskiden göstermelik de olsa ateşkes çağrısı yapılırdı, arabuluculuk girişimleri yaşanırdı.

Demek tüm Avrupa ülkeleri, ABD ve bir kısım Müslüman ülke liderleri; İsrail ve Siyonizm'e hizmetkar olmuşlar. Boyundan bağlı bu liderler, İsrail'in bu son hamlesinin özellikle “Büyük Ortadoğu Projesi” kapsamında uygulanan planın yeni bir aşaması olduğunun farkındalar, onları o makamda tutan güç onlardan böyle davranmalarını istiyor…

DÜNYAYI KİM YÖNETİYOR

Bu durum bize, dünyayı yönetmeye çalışan küresel sermaye sahiplerinin ve özellikle İngiliz, ABD ve İsrail kontrollü gizli güç örgütlerinin, ülke yönetimlerini belirlemede ne kadar çok etkili olduklarını göstermektedir.  

Demek ki, Siyonizm'in peşine takılan Avrupa ülkeleri ile sessiz ve etkisiz kalan Müslüman ülke halkları, düzgün, vicdanlı ve hukuka inanmış yöneticileri seçemiyorlar.

Demek ki bu güçler, iş başına getirmek istedikleri insanları allayıp pullayıp süsleyerek bir biçimde bilinçsiz halklara kabul ettiriyorlar. Demek ki, dünya üzerinde bulunan birçok ülke halkları;  emperyal ve gizli güç odakları desteğini almış siyasileri seçmek durumunda kalmışlar ama farkında değiller.

İNSANLIK VİCDANI SOKAKLARA TAŞTI

Sevindirici gelişmeler de yok değil. Gazze halkına karşı işlenen cinayetler, dünya halklarının vicdanını harekete geçirdi, özellikle ABD ve Avrupa ülkelerindeki bir kısım vicdanlı halklar yollara dökülmüş, olayları kınıyor ve yönetimlerini suçluyorlar.

DÜNYA ESKİ DÜNYA GİBİ OLMAYACAK

Sözde dünyada barışı temin etmek için kurulmuş, NATO, BM, AVRUPA PARLEMONTOSU, AGİK, ARAP BİRLİĞİ, İSLAM KONFERANSI TEŞKİLATI, vb. uluslararası örgütlerin, İsrail'in soykırımı karşısındaki tutumları sorgulanacaktır.

Rusya'nın Ukrayna işgali karşısında şahin kesilenler; insan hakları ve uluslararası savaş hukuku çığırtkanlığı yapanlar, bugün mazlum ve sahipsiz Gazze halkına karşı işlenen katliamlarda suskunluğu tercih etmişler.

Artık bunların iki yüzlü oldukları çok açık. Yarın başka bir olay karşısında utanmadan dünya toplumlarının karşısına nasıl çıkacaklar? Vallahi bunlarda yüz yok, inanın çıkarlar ve birçok millet de bunlara inanır?...

TEHLİKE ÇANLARI ÇALIYOR

Büyük Ortadoğu projesi kapsamında Irak parçalandı, Suriye parçalandı, Libya parçalandı, İsrail, adım adım Türkiye Cumhuriyeti'yle sınır komşusu olmaya doğru ilerliyor.

İNSANLIĞIN BAŞBELASINA KİM DUR DİYECEK?

Aslında bunlar Araplara değil insanlığa düşman, dünya üzerinde merhamet duygusunu ortadan kaldırıyorlar, dünyayı kan, göz yaşı ve zulüm ile doldurmak istiyorlar. Arz-ı mevud sapkınlığının arkasında giden, kendilerini dünyanın sahibi ve hâkimi olarak gören hasta ruhlu adamlar.

Bunlara, ancak Selahattin-i Eyyubi gibi yüksek ruhlu insanlar dur diyebilir.

ARAPLAR BİZİ ARKADAN MI VURDULAR!..

Her milletin satılmışı ve haini olmuştur. Tarih bunun örnekleriyle doludur. Araplar'da olduğu gibi Türkler'de de Kürtler'de de olmuştur. Ancak bir millet için genelleme yapmak doğru olur mu? Mekke Şerifi hain Hüseyin'in arkasında çoğu bedevi 20 bin insan yoktu. Medine kahramanı Fahrettin Paşa'nın yanında savaşan Arapları; Çanakkale'de şehit düşen Arapları görmek lazım. Hainlere takılarak bir yere gidilemez.

İngiliz ajanların yaptıklarını okuyun: Arapları bölmeye, Osmanlı'yı yıkmaya ant içmiş dahi İngiliz kadın Gertrude Bell'i okuyun, nasıl Şerif Hüseyin'i yönettiğini, cetvelle Irak ve Ürdün sınırlarını oluşturduğunu, başlarına Şerif Hüseyin'in oğullarını getirdiğini; Lawrence'ler'i okuyun ne tür oyunlar döndüğünü görürsünüz. Meşhur İngiliz ajanı Hampher, “Hatıratım” adlı eserinde, Müslümanlar arasına nasıl fitne fesat soktuklarını, Kur'an'ı Kerimi ve Hadis'leri tartışır hale getirdiklerini, onları içki ve safahata alıştırarak nasıl bozduklarını anlatır.

Çoğu batı hayranı ve mason olan İttihat ve Terakki liderlerinin Arap ve İslam dünyasını küstüren uygulamalarını tarihi vesikalardan okursak, dönen dolapları daha iyi anlarız.

Köpeklerimize Arap adı verecek kadar bizim zihnimizi bulandırdılar…Adamlar hedefine ulaştı.

IRK MI, ÜMMET Mİ, İNSANLIK MI?

Bu konuda Selahattin Eyyübi bize örnek bir model olmalı:

Selahattin; “Ben Kürt olarak doğdum, Selçuklular sayesinde büyüdüm. Araplarla birlikte devlet kurdum” der. Üç kimliği taşıyan şarkın sevgili Sultanı!..

Kur'an ayetleri (Hucurat:13. Rum:22.ayet) göre ırklarımız, renklerimiz ve dillerimiz Allah'ın birer ayetidir. Kişinin kendisini etnik kimliğiyle tanımlamasını yadırgamak doğru olmadığı gibi; kişilerin etnik kimliklerini tüm inanç ve ahlaki değerlerinin üstüne çıkarması da doğru değildir.

Hele bizim gibi Müslüman toplumlarda etnik kimliğimiz yanında, Müslüman olarak ümmet kimliğimiz de çok önemlidir. Bizim tarihsel ve kültürel hafızamız, kimliğimizin oluşmasında çok belirleyici olmuştur.

Düşünün, Aliya İzzet Begoviç bir Boşnak Müslümandır. Selahattin Eyyübi, Said-i Nursi bir Kürt Müslümandır. M.Alparslan, Seyyit onbaşı, Fatih Sultan Mehmet bir Türk Müslümandır. Kafkas kartalı Şeyh Şamil bir Çeçen Müslümandır, Ömer Muhtar, Bilal-i Habeşi bir Arap Müslümandır.

Bunlar ne kadar güzel adamlardır!.. Bizi biz yapan değerlerdir. Bunların adlarını andığımızda Türklükleri, Kürtlükleri veya Arap olmaları aklımıza gelmez. Bunlar ümmetin parlayan yıldızlarıdır. Bunların bizi biz yapan değerlerimizdir.

Siz etnik kimliği Müslüman kimliğin önüne çıkarırsanız, tükenirsiniz, küçülürsünüz tükenir ve belki de bir gün bitersiniz. Milliyetçilik bir Avrupa hastalığı olarak İslam ümmetini parçalamıştır. Emperyalist liderler; aman aman İslam dünyasındaki ümmet bilinci uyuyan bir devdir, sakın uyandırmayın derler.

Allah Kuranda bize Müslüman adını vermiş, bundan daha güzel kimlik mi olur? Etnik kimliğimiz Müslümanlığımızla daha bir güzelleşmiştir.

KUDÜS NEDİR?

İnsan olan için Kudüs; insanlığın ayaklar altına alındığı, merhametin yok olduğu yerdir.

Müslüman için Kudüs; Hz. Davut'un temeli, Hz.Zekerya'nın imamlığı, Hz. Meryem'in hücresi, Hz. İsa'nın beşiği, Hz.Muhammet (s.a.v.) miracı, Hz. Ömer'in Fethi, Selahattin-i Eyyubi'nin Rüyası, Kanuni'nin imarı; ayetin, etrafını mübarek kıldığımız dediği kutsal yerin adıdır…

Bir insan olarak, bir Müslüman olarak ve bir vatandaş olarak devletimden, elinden geleni ve gerekeni yapmasını istiyorum. Bize canımızı vermek düşüyorsa vermeye hazırız…

Sevgi ve saygılarımla…